Kendi gözleriyle tanık oldukları şeyi çocuklara göstermek için komplo kurmam mı gerek sence? | Open Subtitles | انا اتسائل من اين اتت اليهم هذه الفكرة هل تظن بصراحة انني بحاجة للتآمر عليك |
Komiser Denton, sizi koruma altındaki tanığa cinayet amaçlı komplo kurmaktan tutukluyorum. | Open Subtitles | أنا أعتقلك للتآمر على قتل شاهد حماية |
Yaşadığı her dakikayı bize komplo kurarak geçiriyor. | Open Subtitles | كل دقبقة تعيشها، تكون للتآمر ضدنا |
"Tehlikeli ve sağlıklı düşünmekten yoksun, adamların çaresiz komplosu tarafından yanlış yönlendirilen birçok kolonimiz, kendilerini koruyan ve destekleyen güce olan bağlılıklarını unuttu ve isyan etti ve haince bize savaş açtı. | Open Subtitles | هناك الكثير، من يخفي ويظلل للتآمر ذلك خطر، و أسوء الرجال الماكرون نسي الولاء، الذي يدانون به للمملكة و الدعم |
Cinayet komplosu kurduğun için tutuklusun. | Open Subtitles | أنت رهن الإعتقال للتآمر على فعل جريمة |
Çünkü David Clarke'a karşı düzenlenen bir komploya dair fiziksel bir kanıt bulamadık. | Open Subtitles | لأننا لم نجد أي دليل مادي للتآمر لتوريط (ديفيد كلارك). |
Vince Kasper, devlet görevlisine rüşvet vermek suçundan seni tutukluyorum. | Open Subtitles | فينس كاسبر، أنا أوقفك للتآمر لرشوة موظف عمومي. |
Ra'ya karşı komplo düzenlediği için sürüldü. | Open Subtitles | لقد نُفِيتْ للتآمر ضد رع. |
Morgana, Morgause'la birlik olup, Uther'a karşı komplo kuruyor. | Open Subtitles | لقد إتحدت (مورجانا) و(مرجوس) للتآمر ضد (أوثر) |
Sizi komplo kurmaktan dava edeceğim. | Open Subtitles | أنا سوف أقاضيك للتآمر |
Komiser Denton, cinayet amaçIı komplo kurma suçundan seni tutukluyorum. | Open Subtitles | العميلة (ديتون), سوف اقوم بإعتقالك للتآمر في مقتل شاهد تحت الحماية. |
Lily-Anne Lau, seni Caleb Pursey'i öldürmek için komplo kurmak şüphesiyle tutukluyorum. | Open Subtitles | ليلي آن لاو, أنا أقبض عليكِ للأشتباه بكِ للتآمر في قضية مقتل (كاليب بيرسي).. ؟ |
Seni komplo kurmaktan tutukluyorum. | Open Subtitles | أنت موقوف للتآمر! |
Mösyö Villefort, cinayet komplosu kurmaktan tutuklandınız. | Open Subtitles | (سيد( فيلفورت, أنت رهن الإعتقال للتآمر على القتل |
Çünkü David Clarke'a karşı düzenlenen bir komploya dair fiziksel bir kanıt bulamadık. | Open Subtitles | لم نجد أي دليل مادي للتآمر لتوريط (ديفيد كلارك) |
Monsieur Villefort, cinayet suçundan tutuklusunuz. | Open Subtitles | (سيد( فيلفورت, أنت رهن الإعتقال للتآمر على القتل |