Bakın, ne istediğinizi bilmiyorum ama annem kimseyle konuşacak durumda değil. | Open Subtitles | إنظر , لا أعرفُ ماتريدون, لكنّ والدتي ليستَ بحالة تُسمح للحديثِ لأيّ شخص. |
konuşacak bir şey yok, çünkü uzun sürmeyecek. | Open Subtitles | ،إنظر, لايوجدُ شيءٌ للحديثِ بشأنه .لأنهُ لن يدوم |
senin.. konuşacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاجين لشخصٍ للحديثِ معه. |
Cuma günkü çıkışlar hakkında konuşmak için bir dakikan var mı? | Open Subtitles | ألديكِ ثانية للحديثِ عن الذين سيبدأون باللعب هذا الجمعة؟ |
Doğru ama ben düğünümü şef üzerine kurmuyorum, ve buraya menüyü konuşmak için gelmedim. | Open Subtitles | ،صحيح, لكنني لن أحظى على زفافٍ منبيّ عالطباخ .وإني لستُ هُنا للحديثِ بشأنِ قائمةِ الطعام |
Bunu konuşmak için yeterince içmedim daha. | Open Subtitles | لستُ مخموراً بما يكفي للحديثِ عن ذلك |
Ortaya çıkıp benimle konuşacak mı? | Open Subtitles | هل سيخرُجُ للحديثِ معي؟ |
Babanla konuşmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | انا اموتُ للحديثِ إلى والدك |