"للحديقة" - Traduction Arabe en Turc

    • parka
        
    • bahçeye
        
    • parkın
        
    • bahçesine
        
    • Bahçe
        
    • bahçenin
        
    • park
        
    • bahçeyi
        
    Eğer parka ya da hastaneye polis çağrılırsa, Amy ölür. Open Subtitles لو تمّ إستدعاء الشرطة للحديقة أو إلى المستشفى، فإنّها ستموت.
    Yapmam gereken tek şeyin onları alıp haftada bir parka götürmek olduğunu sandım çünkü onları haftada bir kez parka götürürsem, her şey tamam olacaktı. TED ظننت أن كل ما عليَ فعله هو أخذهم للحديقة مرة في الأسبوع، لأنني إذا أخذتهم للحديقة مرة في الأسبوع، سيكونوا بخير.
    Çocukları her gün parka götürürseniz, bu onların her gün kirleneceği anlamına gelir TED إذا أخذت الأطفال للحديقة يوميًا فهذا يعني أنهم سيتسخون كل يوم.
    bahçeye gidip geldikten sonra tabağını hiç ellememiş olarak buluyorum. Open Subtitles أذهب للحديقة و عندما أعود له أجده لم يلمس قطعة واحدة من الأكل
    Buraya geldiğimizde parkın diğer ucunda iki uyuşturucu alışverişi gördük. Open Subtitles سيدتي رأينا صفقتين تتمان على الطرف الآخر للحديقة عندما وصلنا
    Daha da iyisi, parka gidip iştirak ettiler, resimler çektiler ve onları sosyal medyada paylaştılar. TED وأفضل من هذا، فقد ذهبوا للحديقة والتقطوا الصور وشاركوا وشاركوها على مواقع التواصل الاجتماعية.
    Çocukları alıp parka gidiyorum ve bu sana bir kaç güzel saat vermesi lazım. Open Subtitles سأحضر الأطفال و نذهب للحديقة و بهذا تستمعين لساعتين
    Kendisini öldürmek için parka götürecek olan eşsincel bir mafyadan. Open Subtitles شيئا ما عن رجل مافيا سيأخذها للحديقة ليقتلها
    Seni parka götürdüğümüzde arabadan hiç inmek istemezdin. Open Subtitles حاولنا أن نصحبك للحديقة ولم ترد أن تخرج من السيارة.
    Sabahları parka gittiğinde her yer insanla dolu oluyor. Yaşlılar da var. Open Subtitles عندما تذهب للحديقة في الصباح، تكون مكتظة بالناس، وكبار السن أيضاً
    Küçükken bazen okul sonrası seni parka götürdüğüm zamanları hatırlıyor musun? Open Subtitles ،أتذكرين حينما كنا اطفالاً وكنتُ معتادةً على أخذك للحديقة بعد المدرسة أحيانًا؟
    Sadece, parka gittiğimiz bazı zamanlarda ortaya çıkarıp filmlerden en sevdiğimiz sahneleri yeniden canlandırabiliriz. Open Subtitles و أن نحبه و أن نلمعه و لا نظهره خارجا إلا عند الذهاب للحديقة
    Bu adam parka seni almaya geldiğinde korktun mu? Open Subtitles عندما اتى هذا الرجل للحديقة ليخطفك اكنت خائفا؟
    Ben Lily'i partiden alıp parka götüreceğim. Open Subtitles حسنا , اتعرف ماذا؟ سأذهب و احضر ليلي من حفلتها و أمرٌ للحديقة
    Neden beyleri bahçeye götürüp çay ikram etmiyorsun? Open Subtitles لماذا لاتصحب السيد بوارو للحديقة وتقدم له الشاى ؟
    Son basamağı atlayıp, bahçeye çıktım, ama çeşmeyi açıp hortumu sallayamadım. Open Subtitles حصلت أخيراً على فرصتي للمضاجعة و كنت أمسك بخرطوم للحديقة
    bahçeye girerken, atı... iki ağaç arasına gerilmiş tele takılıp düşmüştü. Open Subtitles بدخوله للحديقة حصانه تعثر بسلك مربوطاً بين شجرتين
    Güldüğünde, çok yüksek sesle gülüyordu yangın merdivenindeki güvercinleri korkutuyordu. Ve dördü hep beraber parkın yakınındaki evde yaşıyorlardı. TED عندما كان يضحك كان يضحك بصوت عالٍ حتي أنه يُفزع الحمَام على سلم الطوارئ. عاش أربعتهم في هذا المنزل المجاور للحديقة.
    Vericiyle takip ettikleri dişi fil parkın içinde ve dışında haftalarca ileri geri dolaştıktan sonra parkın dışında bir yerde duruverdi. TED وتلك الأنثى الأم الحاكمة التي كانوا يراقبونها بعد آسابيع من الخروج والعودة للحديقة المحمية توقفت خارج المحمية
    Dışarı çıktığında seninle hayvanat bahçesine gideceğiz. Open Subtitles عندما تخرج سأشتري لك كعكة وسنذهب للحديقة
    Bahçe dikkatimi çektiğinde işçi başka bir şey ile meşguldu. TED العامل كان مشغولا عندما انتبهت للحديقة.
    Ön bahçenin fıskiyeleri nereden açılıyor? Open Subtitles كيف تقومين بتشغيل الرشاشات للحديقة الأمامية؟
    Egzersizleri park su sisteminin aktif bir parçasını oluşturur. TED تصبح تمارينهم جزءًا فعالاً من النظام المائي للحديقة.
    "Hiddetini alıp bahçeyi git ve bir rokete bağla." Open Subtitles امضي للحديقة واربطه بصاروخ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus