Taiji, ulusal parklara ve yunuslarla yüzme programlarına yunus sağlayan en büyük tedarikçi konumundadır. | Open Subtitles | تايجي" هي أكبر مُصدِّر للدلافين" إلى الحدائق والملاهي المائية في العالم |
Bu sektör yüzünden dünyadaki en büyük yunus katliamının oluşumuna sebep olduk. | Open Subtitles | ...وفي خضمّ كل هذا الأسر ...ساعدنا في التسبب بأكبر مذبحة للدلافين على الكوكب |
Bu nedenle düşünmeye başladık, yunusların bunları, favori oyuncaklarını gerçek-zamanlı olarak isteyebilecekleri bir teknoloji tasarlamak harika olmaz mı? | TED | فبدأنا بالتفكير، ألن يكون أمراً رائعاً إذا ما صنعنا تكنولوجيا تسمح للدلافين بطلب هذه الأشياء لغوياً.. مثل ألعابهم المفضلة؟ |
Köpekbalıkları da yunusların çabalarının meyvelerini topluyor. | Open Subtitles | تحتشد القروش، مستفيدة من العمل الشاق للدلافين |
Yapmaya çalıştığım şey yunuslara seçme ve kontrol imkanı sunmaktı. | TED | أردت أن أقدم للدلافين إمكانية الاختيار والتحكم. |
DR: yunuslar için etkileşimli dokunmatik ekran geliştirmeye çalışıyoruz. | TED | ديانا ريس: نحن نحاول تطوير شاشة لمس تفاعلية للدلافين. |
Burada dünyanın en büyük yunus katliamı yaşanıyor. | Open Subtitles | هذه أكبر مذبحة للدلافين في العالم |
Astronot.. bu yüzden yunus satmıyorum.. | Open Subtitles | رائد فضاء هناك سبب لعدم بيعي للدلافين نحن نعيش بـ"أتلانتا" |
Bu gizli operasyondan ve yunus katliamını gün ışığına çıkarmaya dair plânlarından bahsettiklerinde tereddüt etmeden, "Bizi de listeye yazın." dedik. | Open Subtitles | عندما سألونا إن كنّا نود المشاركة ...في مهمة سرية للكشف عن مذبحة للدلافين "بدون تردد، قلنا: "بالتأكيد، نحن معكم |
yunusların, 1984'te şampiyon olup da, yaptırdıkları yüzük. | Open Subtitles | خاتم بطولة "ايه.اف.سى" للدلافين لعام 1984. |
Beni hayrete düşüren şeylerden biri de yunusların kolayca öğrendiği beden dilinin Amerika'nun Ulusal İşaret Diline bu kadar çok benzemesi. | Open Subtitles | ...يدهشني أحياناً أنّ اللغة الوحيدة التي تُعلّم للدلافين على نحو كبير هي نسخة من لغة الإشارة الأمريكية |
Panikleyen sürüdeki balıklar doğruca onları bekleyen yunusların ağızlarına zıplıyorlar. | Open Subtitles | ...لأن السمك مرعوب، فإنه يقفز هرباً مباشرة للأفواه الشاغرة للدلافين المتربّصة |
Um, ve yunuslara bir çeşit model rehber kullanmayı öğretiyoruz. | Open Subtitles | ونعلمها للدلافين بإستخدام نموذج إرشادي للتدريب |
Sarı yüzgeçli ton balıkları onları izledikleri için bundan haberdar olmalılar, ama yetişkin bir ton balığı ancak iki ya da üç yaşında hızla hareket eden dönücü yunuslara uyum sağlayabilecek kuvvete sahip olur. | Open Subtitles | ينبغي علي أسماك التونة صفراء الزعنفة الحرص فهي الهدف المحتمل للدلافين. لكن، فقط التونة البالغةعامها الثاني أو الثالث، وحدها تملك القدرةالكافية |
Ve civa, sadece yunuslar için değil, ...insanlar için de ciddi sorunlara yol açar. | Open Subtitles | كلها مصدر رئيسي للزئبق وتتسبب تلك المواد بمشاكل خطيرة ليس للدلافين فحسب، ولكن للبشر |
Bu da onları yunuslar için daha kolay bir yem yapıyor. | Open Subtitles | مِمَّا يجعل مُطاردتها أسهل للدلافين. |