Buyrun Amerikan vergi Kanunu'nun grafik temsiline maddelerin birbirlerine etkilerini, bağımlılıklarını bir arada görebilirsiiz. | TED | هذا هو مخطط للولايات المتحده رمز للضرائب وتبعيات قانون واحد على قوانين أخرى على الناتج العام |
Zamaninda, Britanyadaki vergi rekortmeniydi. | TED | لقد كان هنري الأكثر دفعاً للضرائب في بريطانيا |
%4 vergi ödedi ve verdiği her kuruş için öfkeli. | Open Subtitles | ودفع أقل من 4٪ للضرائب ويمقت كل دولا منها |
Ücretin iki katını öde. Romania'nın vergi gelirlerini ikiye katlama. | Open Subtitles | لقد ضاعفت الضريبة لا مضاعفة للضرائب فى رومانيا |
Bu mülkle ilişkilendirilmiş işletme vergileri ödenmediği için bölge idaresi, tahsilât için mahkemeye başvuruda bulundu. | Open Subtitles | خلال عدم دفعك للضرائب إنضم هذا الملك إلى المحكمة العليا مِن خلال المبلغ المقرر |
Mmm, Evet, Biz Bontecou nun... geçmişte yapmış olduğu birleşmelerden... doğan vergi borçlarından kurtulmak için yasa dışı yollara başvurduğunu düşünüyorduk. | Open Subtitles | و اندماجه ومكتسابته نظمت بشكل مريب ومعقد لكى يتجنب الدفع للضرائب |
Altın yapsam bile, vergi olarak toplanır. | Open Subtitles | حتى لو صنعت الذهب,فسوف يؤخذ للضرائب على أي حال |
Bir kaç vergi borcu ve ufak cezalar, ama ciddi bir şey yok. | Open Subtitles | إنها بضعة تجاوزات للضرائب و القليل من الأموال الصغيرة الغير معلن عنها |
Bir kaç vergi borcu ve bildirilmemiş az miktarda para. | Open Subtitles | إنها بضعة تجاوزات للضرائب و القليل من الأموال الصغيرة الغير معلن عنها |
Baban asla çok çalışıp vergi ödeyen, çalışkan halktan birini ya da dürüst polisleri öldürmemiş. | Open Subtitles | تعلمين, والدك لم يقتل أبدا أي عامل مجد, أو مواطن دافع للضرائب أو شرطي برئ |
Evet, vergi için bir kaç evrak göndermem gerekiyor. | Open Subtitles | نعم، أنت يجب أن تقدّم بعض الوثائق للضرائب |
Uc hafta sonra,karisi KDV sahtkarligini denetleyen bir vergi mufettisiyle kacti, 3 ayi var. | Open Subtitles | بعد ثلاثة أسابيع, هربَت زوجته مع مسؤول ضرائب الذي قام بدوره بالتحقيق معه في خدعة للضرائب كان قد نفذها قبل ثلاثة أشهر |
Bu topluluk için neler yapabilirsiniz diye ve çok iyi vergi indirimi olduğundan konuşalım. | Open Subtitles | فهي تخدم المجتمع و تمنح تخفيضاً للضرائب أيضاً |
Ho-Pe Kanunu sadece kimlik tespiti veya vergi toplamakla alakalı değil aynı zamanda ağır cezayla alakalıdır. | Open Subtitles | فهو ليس فقط فارضاً للضرائب لأصحاب الهويات بِل هو أيضاً يُفرض على الرِجال الفُقراء العاملين |
vergi karçımak bir suçtur, bilirsin. | Open Subtitles | لانة بسبب عدم دفعك للضرائب انت تكسر القانون |
İki çorba, bir büyük boy soda vergi dahil $11.45. | Open Subtitles | حسائين , صودا كبيرة , 11.45 بالاضافة للضرائب |
Kaymanlar'da vergi koruması kişisel hisselerin için taşınmış faiz sınıflandırması henüz doğmamış altı çocuğun için feshedilemez güven fonu. | Open Subtitles | مأوى للضرائب في جزر الكايمان تصنيف لأرباحك الشخصية .. عقد لارجعة فيه لابنائك الستة الذين لم يتمّ إنجابهم |
Kaymanlar'da vergi koruması kişisel hisselerin için taşınmış faiz sınıflandırması henüz doğmamış altı çocuğun için feshedilemez güven fonu. | Open Subtitles | مأوى للضرائب في جزر الكايمان تصنيف لأرباحك الشخصية .. عقد لارجعة فيه لابنائك الستة الذين لم يتمّ إنجابهم |
Ama vergileri ödeyemediğimizden bağış kampanyaları düzenliyorum. | Open Subtitles | لكننا ليس لدينا ما يكفي للضرائب لذا فقد كُنت أُساعد في تنظيم حفلة أو حفلتان لجمع التبرعات. |
Emlak vergisi derslerini yeni bitirdim. | Open Subtitles | لقد انتهيت للتو من دراستي للضرائب العقارية. |
Ben geçen senenin vergilerini kontrol ediyorsunuz sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت بأنك تفقط تفحص حساباتنا بالنسبة للضرائب العام الماضي. |
56 dolar yazı, artı vergiler... 460'a olur. | Open Subtitles | النقش 56دولار إضافة للضرائب 460دولارالإجمالي |