Bebek için aldığım birkaç eşya sadece. | Open Subtitles | هناك فقط بَعْض الأشياءِ إشتريتُ للطفل الرضيعِ. |
Bebek için bir şey getirdim ve bebeğimi de getirdim. | Open Subtitles | حَسناً، جَلبتُ الشيء للطفل الرضيعِ وأنا جَلبتُ طفلي الرضيعَ. |
Bebek için çok daha iyi. | Open Subtitles | هو كثيراً مراهن للطفل الرضيعِ. |
Yine Alice Bebek için bir şeyler mi aldın? | Open Subtitles | تَخْزين التجهيزاتِ للطفل الرضيعِ ألِس؟ |
Çünkü Bebek için bir ilacım var. | Open Subtitles | إجعلْ أنا لي طبّ للطفل الرضيعِ. |
Bebek için iyi bir seçim yaptığımı düşünmemi sağladı. | Open Subtitles | جَعلَني أَعتقدُ بأنّني جَعلتُ a إختيار جيد للطفل الرضيعِ. |
Hayır, Bebek için. | Open Subtitles | لا، عَنيتُ للطفل الرضيعِ. |