Senin için yeteri kadar iyiyim ama kızınla ilişki kurmak için çok iğrençim. | Open Subtitles | أنا جيد بما فيه الكفاية لَكِ لكنني قذر للغاية لكي أرتبط بإبنتكِ |
Bence 6 ay, mağdur eden birinden mağdur konumuna geçmek için çok kısa bir süre. | Open Subtitles | أظن أن فترة ستة أشهر قصيرةٌ للغاية لكي يتحول شخصٌ ما من مذنب إلى ضحية |
Lanetlendik. Görünmez olmak için çok güzelsin. | Open Subtitles | نحنُ هلاكين أنتي جميلة للغاية لكي تكوني خفية |
Nadeer'in gerekçesi var ama kendisini bir Amerikan kahramanının suikastıyla ilişkilendirmeyecek kadar akıllı. | Open Subtitles | نادير لديها حافز لكنها ليست ذكية للغاية لكي تورط نفسها باغتيال بطل أمريكي |
Doğruluğunu kolayca kontrol edebileceğim bir şeyi uyduracak kadar zekisin o radyoyu hikayenin inandırıcılığını güçlendirmek için, kendin bozmuş olabilirsin. | Open Subtitles | أنتِ ذكيّة للغاية لكي تصنعي شيئاً ... أستطيع التأكد منه بسهولة لكنكِ ذكية بما يكفي لتكسريه بنفسكِ لكي تعززي روايتكِ |
Victoria, hazır şehirdeyken bizi ağırlama davetin için çok minnettarız. | Open Subtitles | فيكتوريا نحن ممتنون للغاية لكي لعرض استضافتنا بينما نحن في المدينة |
Herhangi bir insanla dans etmek için çok uzunsun. | Open Subtitles | أنت طويلٌ للغاية لكي ترقص مع إمرأة بشرية |
Farkina varmak için çok dindar olduklarini düşünüyorlar ama bunu onlar için göz ardi edemeyecekleri hale getirmeye çalişiyorum. | Open Subtitles | يحاولون أن يكونوا متديّنين للغاية لكي لا يلاحظوا لكنني أحاول فحسب أن أجعله أصعب قليلاً عليهم ليتجاهلوه |
Truman Protokolü her ne idiyse birisinin onu tamamen yok etmek için çok çalışmış olduğunu. | Open Subtitles | (لأى كان ما اُطلق عليه إسم بروتوكول (ترومان عمل شخصاً ما بجد للغاية لكي يمحوها بالكامل |
Biz hiç izci olmadık, annemiz bizi göndermeyecek kadar tembeldi. | Open Subtitles | أننا لم نكن في الكشافة، أمنا كانت كسولة للغاية لكي تلحقنا بها |
Biz hiç izci olmadık, annemiz bizi göndermeyecek kadar tembeldi. | Open Subtitles | أننا لم نكن في الكشافة، أمنا كانت كسولة للغاية لكي تلحقنا بها |