"للغايّة" - Traduction Arabe en Turc

• çok

çok kendini beğenmiştim, ve öfkeliydim ve çok da mutlu.
كنت مغرورًة جدًا و غاضبة جدًا و كنت سعيدًة للغايّة

Böyle bir ailem olduğu için çok şanslıyım.
وإنّي محظوظة للغايّة أنّي حظيتُ بكما كوالديّ

Pekala, kendi başına gidemez. Bu çok tehlikeli.
حسناً , لايُمكنها الذهاب بمُفردها إنّ هذا أمرٌ خطيرٌ للغايّة

Şuan ikiniz birden burada olamazsınız, bu çok tehlikeli.
لا يُمكنكما البقاءُ هُنا سوياً الآن إنّ هذا أمرٌ خطيرٌ للغايّة

İkimizin birden burada olması çok tehlikeli.
فالوضعُ خطيرٌ للغايّة لكلينا أنّ نظلاَ سوياً في المكان ذاتــــــه

Doğru yere koyduğumu düşünüyordum ama çok yorgundum.
وظننتُ أنّ هذا مهدها الصحيح ولكنّي كنتُ مُنهكة للغايّة

Uzun lafın kısası, bu çok emek isteyen bir iş. Evet.
ـ الأمر هو، إنها وظيفة صعبة للغايّة ـ أجل

Herkes çok iyi ve sen de bana karşı çok iyiydin.
الجميع لطيف هنا، وأنت كُنتَ مرحبّاً للغايّة.

Ama bilmeni istiyorum ki ve bu çok önemli:
... ولكن أود أن تعرف ... وهذا أمر هام للغايّة

Bence bu çok olgun bir karar.
أظنّ أنّ هذا قرارٌ ناضجٌ للغايّة

Sadece çok yorgun olduğumu hatırlıyorum.
وأتذكرُ فحسب أنّي... . كنتُ مُنهكة للغايّة

Hani çok sevdiğin bazı insanlar vardır.
تعلمُ كيف أنّ ثمّة أناسٌ تحبهم للغايّة

çok sevdiğin bazı insanlar vardır.
{\FF00FF\3ca000ff}ثمّة أناسٌ يحبونكَ للغايّة

Oyuncak için daha çok küçük.
إنّه صغيرٌ للغايّة ليلعب بالدمى

Babam bizi terk ettiğinde ben çok kızgındım.
عندما غادر أبي كنتُ... غاضباً للغايّة. ماذا فعلت؟

- Onu çok sevmiştir tabii.
لابدّ أنّها أحبّته للغايّة. كلاّ.

Sen 14 yaşındayken ilk kızlı erkekli partine gittiğinde çok gergindin çünkü şişe çevirmece oynayacaklardı.
عندما كنت بالـ14 من عمرك ذهبت لأوّل حفلة حميميّة لكَ، وكنت قلقاً للغايّة لأنّهم كانوا سيلعبون لعبة "دوّر القنينة".

Aslında, çok, çok meşguldüm.
في الحقيقة كنت منشغلاً للغايّة.

Beyler büyükanneleriniz çok yalnız ve onlar da ev arkadaşı olmaya karar verdiler ve birbirlerine eşlik edecekler.
حسناً، يا رفاق... جدّتيكما... وحيدتان للغايّة...

Senin çok sağlam ve çok asil bir çenen var.
لكنك تحظى بذقن نبيل و قوي للغايّة.