Kız kardeşim beş dakika içinde buraya gelmezse, Karanlık Olan'ın tasmasını çözerim. | Open Subtitles | إنْ لمْ تأتِ أختي إلى هنا في غضون خمس دقائق سأطلق العنان للقاتم |
Karanlık Olan'a kendi dükkanında saklanacak kadar aptal olmadığını söyledim ama ona göre sihrinin cazibesine dayanamazmışsın. | Open Subtitles | قلت للقاتم أنّك لن تكون أحمقاً لدرجة الاحتماء بمتجرك الخاصّ لكنّها قالت أنّك لن تكون قادراً على مقاومة جاذبيّة سحرك |
Bizde daha iyi bir şey var... Senin Karanlık Olan kanın. | Open Subtitles | بل لدينا ما هو أفضل وهو الدم المسموم للقاتم |
Karanlık Olan'ın asıl ismi. | Open Subtitles | الاسم الحقيقيّ للقاتم. |
Sadece Karanlık Olan'ın sonsuz yaşamı vardır. | Open Subtitles | للقاتم وحده حياة أبديّة. |
Karanlık Olan olmanın da avantajları var anlaşılan. | Open Subtitles | أعتقد أنّ للقاتم منافعه |
Blöf yapmıyordum. Tekrar Karanlık Olan olduğunu Belle'e seve seve söylerim. | Open Subtitles | لمْ أكن أخادعك، إذ يسرّني إخبار (بِل) عن عودتك للقاتم |
Bunu Karanlık Olan'a söyle. Kasabayı bana o verdi. | Open Subtitles | قولي هذا للقاتم فهو أعطانيها |
- Ölüyor. - Karanlık Olan ölemez. | Open Subtitles | -لا يمكن للقاتم أنْ يموت |
Bu Karanlık Olan'a göre bile karanlık bir şey. | Open Subtitles | -هذا مظلم حتّى بالنسبة للقاتم |