Seni bodruma götürüp, tekerleme söylerken yavaşça uzuvlarını kesişini hayal edebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني أن أراه يأخذك للقبو و يغني لك أغنية فيكتورية مخيفة |
Bunlar, onları okula mı yönlendirecek? Onları bodruma indirmek de sana düşüyor. | Open Subtitles | هذه ستدفعهم للذهاب الى المدرسة ومن ثم سيأتي دورك لجعلهم ينزلوا للقبو |
Sanırım şimdi bodruma gidip hemen ona bir bakacağım. | Open Subtitles | أفكر في أن أنزل للقبو وألقي نظرة عليه الأن |
Hazır görevden bahsetmişken... biz Spenalzo'yu kilere indirirken siz de bize kahve yapın. | Open Subtitles | .... وبالحديث عن المراسم أيمكنكما عمل قهوة لنا بينما نأخذ سبينالزو للقبو ؟ |
Anahtarlarımı çaldı. kasaya girdi. | Open Subtitles | سرق مفاتيحي، ذهب للقبو وأطلق النار على شخصين |
İçkiler tükenipte onu yeniden mahzene göndermesin diye umut edelim. | Open Subtitles | دعنا نأمل ألا ينفذ الشراب وينزل للقبو من أجل المزيد. |
Tiyatronun bodrum katını üç hafta boyunca elinizde tutmanız hiç mantıklı gelmiyor. | Open Subtitles | فـالثلاثة أسابيع التي إستغرقتها في التجهيز للقبو في المسرح.. غيرُ منطقيّه تماماً. |
Kız kardeşimi bodruma getiremezsin. Burası bizim mekanımız. | Open Subtitles | صاح لا يمكنك إحضار أختي للقبو إنه حصن عزلتنا |
Riley'i bodruma inmeye ikna edip orada taciz etti. | Open Subtitles | أقنع رايلي بالنزول للقبو حيث أعتدى عليه جنسيا |
Tabii arkadaşımı bodruma götürüp geceyi onunla geçirdiğimi saymıyorum bile. | Open Subtitles | وبعدها تأتي صديقته وتجره للقبو وتقضي بقية الليل بجانبه |
Evin uzak ucun kapı var. Bu bodruma inmeli. | Open Subtitles | هنالك باب للعواصف، في الجانب البعيد من المنزل، لابد أنه يقود للقبو |
Başta bana on dakika verin sonra bodruma yönelin. | Open Subtitles | أنا أعرف ماذا علينا فعله معها إعطونى عشر دقائق ثم إتجهوا للقبو |
Bu parti bodruma gizlice girmek için mükemmel bir fırsat olabilir. | Open Subtitles | الحفلة ستكون الفرصة المثالية لنا للتسلل للقبو |
Şimdi yaralıları tapınağa, Hıristiyanları bodruma götürün. | Open Subtitles | اصطحبوا الجرحى للمعبد والمسيحيين للقبو |
- Walter. bodruma in ve biraz daha kova getir. | Open Subtitles | اذهب للقبو واسترخى قليلاً إتفقنا؟ |
Bizi zorla kilere indirmeye kalktı. Güya orada 13 ceset varmış. | Open Subtitles | . لقد حاول أن يأخذنا للقبو . يقول بأنه توجد 13 جثه هناك |
Teddy, sen yine kilere insen iyi olur. | Open Subtitles | . تيدى ، أظن أن الأفضل أن تعود للقبو |
İnsanları toplayıp kasaya götürmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تجمع كل هؤلاء الناس وتأخذهم للقبو |
"Daha sonra, iki erkek kardeşin de aralarında olduğu bazı muhafızlar... "ölüleri kaldırmak için mahzene indiler. | Open Subtitles | لاحقاً ، اثنان من الأشقاء كانوا من بين الحراس الذين جاءوا للقبو لإزالة القتلى |
Sonra da arkadaşımın, 'manyağın', elektronik grafiti ile meşgul olduğu bodrum katına indim. | Open Subtitles | وبعدها ذهبت للقبو حيث صديقي المهووس يطلق العنان لرسمه الإلكتروني |
Bu koridor binanın altındaki bir sığınağa çıkıyor. - Onları elinden geldiğince oyala. | Open Subtitles | هذا الرواق يؤدي للقبو أسفل المبنى قم بصدهم بقدر المستطاع فحسب |
Talih kuşumu Vegas'a değişirim, ve bodrum kata geri taşınırım. | Open Subtitles | وأستطيع أن أفعل برنامجي البونانزا هنا وأن أنتقل للقبو |
Benim mekana gidip bir bardak şarap ve birkaç dilim pasta yiyelim sonra da arka odaya geçee ve "Çılgın Yılan" oynarız. | Open Subtitles | تعالا لمنزلي لازدراد النبيذ وفطائر الفاكهة، بوسعنا النزول للقبو واللعب بثعباني الفاسق! |
O kadar güvenilirmişsin ki kasa dairesinin anahtarı bir tek sende varmış. | Open Subtitles | قالت لي أيضاً بأنك الوحيد من بين المديرين الذي يمتلك مفتاح للقبو |
Sormamız gereken soru, koruyucular lahite girmemizi engellemek için niye bu kadar istekliydiler? | Open Subtitles | لِمَِ كان حراس الموت مصرون للغاية على منعنا من الوصول للقبو ؟ |