Elbette, bunun için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | بطبيعة الحال، لم يكن لديك ما يدعو للقلق بشأن ذلك. |
Şu andan itibaren kira için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لستِ مضطرة للقلق بشأن دفع الإيجار في الوقت الراهن. |
Böyle şeyler için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي للقلق بشأن هذه المسائل |
Sanırım artık bunun için endişelenmeme gerek yok. | Open Subtitles | أعتقد أنّه لا داعي للقلق بشأن ذلك |
Ama herkes çift olmak istemiyor. Ollie ile birlikte bunlar için endişelenmeme gerek yok. | Open Subtitles | ومع (أولي)، لست مضطرة للقلق بشأن ذلك |
Bunun için üzülmene gerek yok tatlım. | Open Subtitles | لا داعي للقلق بشأن ذلك. |
Elbise için endişelenmene de gerek yok. | Open Subtitles | وانت لست فى حاجه للقلق بشأن الفستان |
Işıklar için endişelenmene gerek yok. | Open Subtitles | الآن لست بحاجة للقلق بشأن الأضوا ء . |
Bu konu için üzülmene gerek yok. | Open Subtitles | لست مضطرة للقلق بشأن ذلك |