Beyaz bölge, yolcu inişleri için. Kırmızı bölgede durmak yasaktır. | Open Subtitles | إنّ المنطقةَ البيضاءَ للتحميل وإلافْراغ للمسافرين فقط. |
Beyaz bölge, yolcu almak ve indirmek içindir. | Open Subtitles | لا توقف في المنطقةِ الحمراءِ. إنّ المنطقةَ البيضاءَ للتحميل وإلافْراغ للمسافرين فقط. |
Kanamalar iyice şiddetleniyor ve hastalık belirtileri de arttı. yolcuların sinir sistemlerinden sonra, şimdi de kavrama fonksiyonları tehlikede. | Open Subtitles | النزيفُ يزدادُ سوءاً، و الأعراضُ تمتدُّ إلى الجهاز العصبي للمسافرين |
Parasız kalmış yolcuların, güzel bir uyku çekebildiği şehrin dışında bir baraka. | Open Subtitles | إنّه كوخٌ خارج المدينة للمسافرين المفلسين حيث بإمكانهم أن يبيتوا. |
Özgürlüğe muhtaç olan bu yolcular için bunun anlamı daha fazla olabiliyordu. | Open Subtitles | بالنسبة للمسافرين أولئك المحرومين من الحرية فتعني أكثر من ذلك. |
yolculara bilmeceler sunar ve bilemeyenleri öldürür. | Open Subtitles | ألا تريد أن تعلم؟ انه لغز للمسافرين ويقتل من لايعرف الأجابة |
Kırmızı bölge, yolcuları indirmek bindirmek içindir. | Open Subtitles | إنّ المنطقةَ الحمراء للتحميل وإلافْراغ للمسافرين فقط. |
Raporlarla uğraşmak istemiyoruz yüzbaşı. yolcu da istemiyoruz. | Open Subtitles | لا نرغب فى عمل روتينى ولا تأكيد حجز للمسافرين |
Üzgünüm, koca adam, yolcu için yerim yok. | Open Subtitles | آسف أيها الرجل الكبير، لا توجد لديّ غرف اضافية للمسافرين. |
Beyaz alan, sadece kısa süreli yolcu ve bagaj indirmek ve bindirmek içindir. | Open Subtitles | المنطقة البيضاء للتحميل و التفريغ السريع للمسافرين فقط |
Beyaz alan sadece kısa süreli yolcu ve bagaj indirmek ve bindirmek içindir. | Open Subtitles | الخطوط البيضاء للتفريغ و التحميل السريع للمسافرين فقط |
Uçağa biniş sıralarına göre yolcu listesini de istiyorum. | Open Subtitles | و أنا بحاجة إلى القائمة الرئيسية للمسافرين و أسباب صعودهم على متن الطائرة |
Beyaz alan yalnızca yolcuların anlık biniş ve inişleri içindir. | Open Subtitles | المنطقة البيضاء للتحميل والتفريغ للمسافرين فقط |
O, yolcuların koruyucu azizidir. | Open Subtitles | ... إنه القديس الحامي للمسافرين |
Sadece Bayan Hahn'ın yüzünü bu hale getiren 'sözümona' doktorun değil, aynı zamanda, yolcuların rahatsız olduğunu söyleyerek kendisini işten çıkaran havayolu şirketinin de yakasını bırakmayacağız. | Open Subtitles | لن نقوم بملاحقه المدعو الطبيب الذى قام بجرح وجه (هان) فقط ولكن أيضاً الخط الجوى الذى طردها لأن النتائج جعلت الامر مزعج للمسافرين للتعامل معها |
Kabini sonraki yolcular için hazırlıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحضّر حجرة الركاب بالطائرة للمسافرين التاليين |
Her ne kadar seyahat yolcular için birkaç aydan biraz daha uzun sürmüş olsa da, yüksek hız saatlerini yavaşlatacaktır, o kadar ki döndüklerinde, yeryüzünde neredeyse 10 yıl geçmiş olacaktır. | Open Subtitles | رغم أن الرحلة استغرقت أكثرمن بضعة شهور بقليل بالنسبة للمسافرين سوف تُبطئ السرعة العالية من ساعاتهم كثيراً لذلك فعندما يعودون فسيكون قد مر على الأرض عقد من الزمان تقريباً |
(Gülüşmeler) "Kalp krizine meyilli yerleşik yolcular için harika bir ev. | TED | (ضحك) منزل ممتاز للمسافرين المستقرين عرضة لكسور عضلة القلب. |
- Bu gemide davetsiz yolculara yer yok. | Open Subtitles | لايوجد غرفة للمسافرين على المركب |
yolculara son dakikaya kadar nereye gidileceği söylenmiyor. Bu bilgi gideceği yere vardığı an bildiriliyor. Hollanda havayolu KLM de, benzer şekilde, şaşırtıcı bir kampanya başlattı. Bu kampanyada yolculara yolculukları sırasında, rasgele verilmiş gibi gözüken hediyeler veriliyor. | TED | لا تخبر المسافر عن وجهتها حتى اللحظة الأخيرة، ويتم توفير المعلومات فقط في الوقت المناسب. وبالمثل، شركة طيران كيه ال أم الهولندية اطلقت حملة مفاجئة، على ما يبدو عشوائياً يوزعون هدايا صغيرة للمسافرين في طريقهم إلى وجهتهم. |
Bunları yolculara servis ederim. | Open Subtitles | يمكنني أن أقدم هذا للمسافرين (تعلمين؟ في (جمايكا |
Floransa yolcuları için son duyuru ! | Open Subtitles | آخر نداء للمسافرين الى فلورنسا ايطاليا رحلة رقم 6435 |