Bay Krendler... sokakta görev yaparken bir kurşuna hedef olabileceğini bilirsin. | Open Subtitles | مستر كريندلر عندما تكون في الشارع وتعرف انك قد يطلق عليك النار أثناء تأديتك للواجب |
Vatandaşlık görev azminiz ve yangın söndürücüyle gelen bu broşür ihtiyacınız olan eğitimi size sağlayacak. | Open Subtitles | حسكم للواجب الوطني وهذا الكتيب الذي أتى مع طفاية الحريق هو كل التدريب الذي تحتاجونه أو ستتلقونه |
Albay Stauffenberg, efendim. görev için hazırız. | Open Subtitles | أيها الكولونيل ستافنبرج , سيدي نقدم الآن تقريراً للواجب |
Ajan Dixon, benim işim şu anda göreve uygun olup olmadığınıza karar vermek. | Open Subtitles | الوكيل ديكسن، هو شغلي للتقرير سواء في هذا الوقت أنت تلائم للواجب. |
Bununla birlikte, bir ajanın göreve uygun olup olmadığına ben karar veririm. | Open Subtitles | بعد قول ذلك، سواء أو ليس وكيل يلائم للواجب قراري. |
Yani dünyanın en iyi dişi ekürisi göreve hazır. | Open Subtitles | لذا افضل امراءة مساعدة فى العالم تم استدعائها لتلبية للواجب |
- görev sırasında vuruldu. | Open Subtitles | لقَد قتِل أثناء تأديته للواجب هل هذا ما تظنّه ؟ |
Delikanlılar yarın gece yine görev başında olacak. | Open Subtitles | تذكّروا يا قوم، الفتيان سيعودون للواجب ليلة الغد. |
"Delikanlılar" yarın gece yine görev başında olacak. Yeni bir söz bulmak için... | Open Subtitles | الفتيان سيعودون للواجب ليلة الغد لصياغة تعبير، |
Konu şu; görev için hazır olana kadar ekstra yardıma ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | النقطة هي , حتي تكون مستعدة للواجب مرة اخري احتاج مساعدة |
Gündüz vardiyası, görev raporu. Tüm gündüz vardiyası, rapor vermeniz gerekiyor. | Open Subtitles | وقت مناوبة النهار, أجيبوا للواجب جميع مناوبوا النهار, أجيبوا للواجب |
- görev saatin değildi sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنه ليس من المفترض بك الخروج للواجب |
Teğmen Vadim Radtchenko görev raporumu getirdim. | Open Subtitles | الملازم فاديم رادتتشينكو إبلاغ للواجب |
Hedefin kim olduğuna ve senin ne zaman göreve hazır olduğuna ben karar veririm. | Open Subtitles | أنا سأقرر من هو الهدف عندما تصبح جاهز للواجب |
Yani dünyanin en iyi disi ekürisi göreve hazir. | Open Subtitles | لذا افضل امراءة مساعدة فى العالم تم استدعائها لتلبية للواجب |
Ama göremiyorum, çünkü göreve çağrıldım. | Open Subtitles | ولكن لا أستطيع لأنه تم ندائي للواجب |
- göreve hazır mısın ortak? | Open Subtitles | جاهز للواجب يا شريكي ؟ |
- göreve çağrıldım. | Open Subtitles | ,تم إستدعائي للواجب |
Yüzbaşı Tietjens göreve hazır. | Open Subtitles | النقيب تيجنز يبلغ للواجب |
Benim fikrim, göreve uygun değilsin. | Open Subtitles | برأيي أنت غير ملائمة للواجب |