Sadece bir haftalığına. Olup bitenden uzaklaşmam için bana bir şans ver. | Open Subtitles | إنها لمدة أسبوع واحد فقط ، وستمنحني الفرصة للإبتعاد عن كل شئ |
Benim için okuldan çalışma salonuna taşı, sadece bir haftalığına. | Open Subtitles | احمليها من المدرسة إلى غرفة التدريب كل يوم، فقط لمدة أسبوع واحد. |
Unutma Lily, sadece bir haftalığına kalacak. | Open Subtitles | تذكري يا ليلي أنها ستكون هنا لمدة أسبوع واحد |
Cape Town şehrinde uzlaştık ve orada bir hafta boyunca görüştük. | TED | فقررنا أن نتقابل عند مدينة كيب تاون، وهناك التقينا لمدة أسبوع واحد. |