"لمدّة ساعة" - Traduction Arabe en Turc

    • bir saat
        
    • Bir saattir
        
    • bir saatliğine
        
    O istediğini alıncaya kadar, elindeki fincanı bir saat, masaya vururdu. Open Subtitles كان يُمكنه أن يضرب الكأس على المنضدة لمدّة ساعة حتى يحصل على ما يُريده
    İnsan vücudunun buna bir saat dayanabileceğini söyleyebilirim. Open Subtitles يمكنني القول أن جسد الإنسان قد يعيش في هذا الظرف لمدّة ساعة على الأكثر
    Güvenlikler ve polislerle beraber her yeri aradık. Tam bir saat boyunca. Open Subtitles بحثتُ في كل مكان ، وكذلك فعلت شرطة المول وكذلك فعلت الشرطة ، بحثنا لمدّة ساعة
    Kusura bakmayın da, bu genç adama bir araba çarptı ve ben neredeyse Bir saattir onu biri görsün diye bekliyorum. Open Subtitles إنّني آسفة، ولكن هذا الشاب تعرّض لحادث سيارة، وظللنا ننتظر لمدّة ساعة تقريباً ليقوم أحد ما بمعاينته.
    Bir saattir burada bekliyorum. Open Subtitles لقد كنت أنتظر هنا لمدّة ساعة ؟
    Yani bir saatliğine telefonları ben halledeceğim. Niye ofisine gitmiyorsun? Open Subtitles لذا سأجري محادثات لمدّة ساعة تقريباً لمَ لا تذهب إلى المكتب؟
    bir saat kadar falan kuyruktaydık. Üşümüştü. Open Subtitles كنّا على الطابور لمدّة ساعة وشعرتبالبرد.
    Bu, motorları en az bir saat soğuk tutmamız gerektiği anlamına gelir. Open Subtitles هذا يعني أن نبقي المحركات باردة لمدّة ساعة علي الأقل.
    Hayata açılan bu kapı bir saat süresince açık kalıcak. Open Subtitles باب الحياة سيبقى مفتوحاً لمدّة ساعة واحدة
    Ayrıca işe gitmemize daha bir saat var. Open Subtitles لسنا مُضطرّين للذهاب للعمل لمدّة ساعة أخرى.
    Konuşmanın ortasında telefonu suratına kapatmam için tam bir saat on dakika bekledin. Open Subtitles أنت كنت على خط الإنتظار لمدّة ساعة و 10 دقائق من أجل أن تجعلني أغلق الخط عليك في منتصف جملتك
    Sonra onları içime yerleştirmen gerekiyormuş, ben de bir saat oturacakmışım. Open Subtitles ثم تقومي بزرقها داخلي، ثم يتعيّن عليّ البقاء ساكنة لمدّة ساعة...
    bir saat boyunca trafikte beklediğimize inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع التصديق أنّنا علقنا في الزحمة لمدّة ساعة
    Şant her şeye en azından bir saat daha baypas yapacak. Open Subtitles التحويلة ستقوم بوظيفتها على الأقل لمدّة ساعة أخرى.
    İzleyebileceğimizi düşündüm, belki bir saat. Open Subtitles اعتقدت أننا سنشاهدهم لمدّة ساعة.
    Yaklaşık bir saat boyunca canlandırmaya çalıştık. Open Subtitles لقد حاولنا إنعاشها لمدّة ساعة تقريباً
    - Bir saattir sizi beklediğini söyledi. Open Subtitles يقول أنه انتظرك لمدّة ساعة كاملة
    Yaklaşık Bir saattir bunu yapıyor. Open Subtitles إنّه يفعل ذلك لمدّة ساعة تقريبا
    Bir saattir etmedi. Open Subtitles ليس لمدّة .. ساعة إلي الآن
    Bir saattir bekliyorum. Open Subtitles بجعلي أنتظر لمدّة ساعة ؟
    Mike, son Bir saattir asfalta bakıp duruyorsun. Open Subtitles (مايك)، لقد كنت تُحملق في هذا الممر لمدّة ساعة مضت
    Ama arada sırada bir saatliğine falan ortadan kayboluyor. Open Subtitles يختفي لمدّة ساعة أو نحو ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus