Yanlış anlamayın ama, bunlar böyle bir göreve uygun insanlar değil. | Open Subtitles | للأسف، نعم مع فائق الاحترام، هؤلاء الأشخاص غير ملائمين لمهمّة كهذه |
Eğer uzayda göreve gönderilirsen sakın zenci olma, ölürsün yoksa. | Open Subtitles | وإذْ أرسلوك لمهمّة فضائيّة لا تكن الرجل الأسود، لأنّك ستموت. |
Müdür sana, seni gizli göreve verecek kadar güveniyormuş. | Open Subtitles | والمديرة قدّرتك بما يكفي حتى تختارك شخصيا لمهمّة متخفية مطوّلة. |
Böyle bir iş için uygun adam olduğu ortada. Ona eski görevini verebilirsiniz. | Open Subtitles | إنّه الرّجل المناسب لمهمّة كهذه يمكنكم إعادة إحيائه |
İstihbarata göre iki gün içinde Şangay'da olacak. Muhtemelen yeni bir iş için. | Open Subtitles | أُعلمت بأنّه سيكون في "شنغهاي" خلال يومين، ربّما لمهمّة جديدة |
Yeni bir görev için emirleri almak için orada buluşacaktık. | Open Subtitles | كان يجب أَنْ نَجتمعَ هناك لتلقي التعليمات لمهمّة جديدة. |
"Akademi, Moskova'da özel bir görev için ekip kurdu." | Open Subtitles | "الأكاديمية جمّعتْ فريق خاصّ لمهمّة إلى موسكو. " |
Yanlış anlamayın ama, bunlar böyle bir göreve uygun insanlar değil. | Open Subtitles | مع فائق الاحترام، هؤلاء الأشخاص غير ملائمين لمهمّة كهذه |
Bunlar böyle bir göreve uygun insanlar değil. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص غير ملائمين لمهمّة كهذه |
İstihbarata göre iki gün sonra Şanghay'da olacak, muhtemelen iş için. | Open Subtitles | أُعلمت بأنّه سيكون في "شنغهاي" خلال يومين، ربّما لمهمّة جديدة |
Böyle bir görev için doğru insanlar değil bunlar. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص غير ملائمين لمهمّة كهذه |
Fransa'da bir görev için, sana ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نَحتاجُك لمهمّة في فرنسا. |
Tek bir görev için seçilmişlerdi. | Open Subtitles | تم إختيارهم لمهمّة واحدة. |