Bu lafın kulağa ne kadar karışık geldiğinin tamamen farkındayım ama aslında onu demek istemedim. | Open Subtitles | أفهم أنكم تظنوا أني لا أفهم شيء لكني لم أعني ما كنت أقوله حرفياً |
Öyle demek istemedim. Yani, genel olarak diyorum. | Open Subtitles | لم أعني ذلك بتلك الطريقه أعني الكذب بشكل عام |
Hayır, ayrıl demek istemedim, Liz iki işinde yürümesi için bir yol bulacak dedim. | Open Subtitles | لا .. لم أعني أنه يجب أن تتركي أحدهما .. لقد عنيت أن " ليمون " ستجد طريقة ليعمل كلاهما |
Özür dilerim, sana dünyanın en kötü babası diye hitap ettim. Ben gerçekte bunu demek istememiştim. | Open Subtitles | آسف لأنني دعوتك بأسوأ أبّ في العالم أنا حقا لم أعني هذا |
Senin için yeterince iyi değil miyiz dedim, Bay McGill? Öyle demek istemedim efendim. Sadece müdürle görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | اتقصد أننا لسـنا بالمسـتوى المطلوب سـيد ماكجيل - لم أعني هذا ، ولكني اريد رؤية المدير - |
Öyle demek istemedim. Tekrar deneyebilir miyiz? | Open Subtitles | لم أعني ذلك ، هل يمكننا البدء مرة أخرى |
Hadi ama, onu demek istemedim. | Open Subtitles | هيا أنتِ تعرفي أنني لم أعني ذلك أنا فقط... |
Öyle demek istemedim. Yoruldum sadece. | Open Subtitles | لم أعني ما قلته، أنا متعبة قليلًا |
- Bunu demek istemedim! | Open Subtitles | أنا لم أعني ذلك - يمكنني أن أحصل على مهبل - |
Özür dilerim, öyle demek istemedim. Sadece canım sıkkın. | Open Subtitles | أنا آسفة , لم أعني هذا أنا فقط مستاءة |
Öyle demek istemedim. Çok yorgun ve sinirliyim. | Open Subtitles | لم أعني ما قلته ...أنا متعبة ومحبطة، أنا |
Ben de aslında, tamamen kelsin demek istemedim bu arada. | Open Subtitles | لم أعني أنك أصلع تمامًا، بالمناسبة |
Bu böyle çok kaba oldu. Öyle demek istemedim. | Open Subtitles | لقد كان هذا وقحًا, لم أعني ذلك. |
Onu demek istemedim. | Open Subtitles | أنا لم أعني هذا |
Öyle demek istememiştim ve senden beni savunmanı da asla istememeliydim. | Open Subtitles | لم أعني أبداً ما قلت ، ما كان علي أن اطلب منك التغطية علي |
Böyle söyleyerek bir şey ima etmedim. Sadece benim odamda olduğunu belirttim. Evet. | Open Subtitles | أنا لم أعني أي شيئ بهذا الكلام ...أنا أعني ان هذا هو بيتي لذا |
Tatlım, ben bunu kastetmemiştim. İyi bir anne olmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | عزيزتي لم أعني ذلك كنت أحاول أن أكون أماً صالحه |
Bil ki, dün gece söylediklerimde ciddi değildim. | Open Subtitles | فقط لتعلمي, انا لم أعني ما قلته البارحة. |
Öyle demedim. İstemiyorsan, Junior'a ver, dedim. | Open Subtitles | يا إلهي , أنا لم أعني ذلك كل ماقلته هو أنكي إذا لم تريدي الفطيرة فأعطيها لجونيور |
Öyle bir niyetim yoktu. Sadece arkadaşlar birbirine yardım eder. | Open Subtitles | حسناً أنا لم أعني ذلك بتلك الطريقة هذه مجرد مساعدة من صديق لآخر |
Hayır. Demek istediğim bu değildi. | Open Subtitles | كلا، أنا لم أعني ذلك على الإطلاق. |
Joe, Onu kastetmedim. Yemin ederim kötü anlamda söylemedim. | Open Subtitles | جو، لم أقصد ذلك، أقسم لك لم أعني ذلك بشكل غير لائق |
Kabalık etmek istemedim. Çok özür dilerim. | Open Subtitles | لم أعني أن أكون فظًا أنا آسف جدًا |