Bu arada, buraya taşındığımızdan beri tek bir kelime yazmadım. | Open Subtitles | في حين لم أكتب كلمة واحدة منذ قدومنا إلى هنا |
Doğrusu, son üç yıldır hiç iyi bir şey yazmadım. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنني لم أكتب شيئاً جيداً منذ 3 سنوات. |
Bu büyük bir yanlış anlaşılma. Ben hiçbir şey yazmadım... | Open Subtitles | إسمع،إنه سوء تفاهم كبير لم أكتب أي شيء،وسنتحدث بذلك |
Daha önce bir methiye yazmamıştım fakat şimdi yazmış oldum. | Open Subtitles | لم أكتب خطاب تأبين من قبل لكن هذه المرة فعلت |
Herkes bilsin, şarkıyı ben yazmadım, ve hayatımda küçük bir çocukla hiç seks yapmadım... | Open Subtitles | فقط للتوضيح، أنا لم أكتب هذه الأغنية ولم أضاجع أي طفل من قبل |
Ahbap, ben birşey yazmıyorum. | Open Subtitles | مشاكل كثيرة متعلقة بالغضب انا لم أكتب اى شئ |
20 yıldan fazladır bir senfoni yazmadığımı biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرفون بأني لم أكتب سيمفونية منذ أكثر من عشرين سنة؟ |
Ama bakın... Bakın, o raporu ben yazmadım. | Open Subtitles | ولكن أنا لم أكتب هذا التقرير , إنه ليس لي |
Tamam, Ben bu kitabı kalbimden kar etmeyi düşünerek ya da para kazanmak için yazmadım. | Open Subtitles | انا لم أكتب هذا الكتاب وفي قلبي نية الربح الخبيث ولم أقم بكتابته من أجل المال |
Biri olmalı. Bunu ben yazmadım. | Open Subtitles | نعم انا هو وكذلك انا لم أكتب ذلك لوسى فعلت |
Bu sene hiç not yazmadım. | Open Subtitles | هذه السَنَة لم أكتب أيّ مذاكرات لي. لأنني لن أدعي أنني أستطيع أن أقرأهم. |
Benimkini okuyamazsın, çünkü yazmadım. | Open Subtitles | لا يمكنك قراءة رسالتي، لأنني لم أكتب واحدة. |
Evet ama bunu asla yazmadım. | Open Subtitles | حسنا ، نعم ، ولكني لم أكتب هذه الرسالة أبدا |
Şimdi olsa yine yaparım, ama kitabı ben yazmadım. | Open Subtitles | و سأفعلها ثانيه , و لكنى لم أكتب هذا الكتاب |
Ne sana ne de başkasına internette mesaj yazmadım ben. | Open Subtitles | لا، لم أكتب شيئا على الموقع لا لك و لا أيّ شخص آخر |
Dinle, onu ben yazmadım. Günlüğü aldığımda üstünde yazılıydı. | Open Subtitles | لم أكتب هذا اشتريت الدفتر و كانت موجودة فيه |
Tabii ben şiir falan yazmadım. O kadar delirmedim. | Open Subtitles | لكنني لم أكتب القصائد أو أي شيء أعنيأننيلستبالمجنون. |
Yani, tüm kitapda seninle ilgili kötü birşey yazmadım. | Open Subtitles | أعني ، أني لم أكتب كلمة سيئة عنكِ في الكتاب بأكمله |
Buraya gelmek ne güzel. Parkta hiç yazmamıştım. | Open Subtitles | إنها فكره ممتازه للقدوم إلى هنا لم أكتب أبدا فى الحديقه |
Bunu ben yapmadım! Kim yaptı bunu? | Open Subtitles | لم أكتب هذا، مَن كان ليفعل هذا؟ |
Ben o tip şeyler yazmıyorum. | Open Subtitles | لم أكتب مثل هذا النوع من القصص |
Ama kim demiş o adresi ajandama yazmadığımı yani? | Open Subtitles | لكن من الذي قال أنني لم أكتب العنوان في مذكرة أعمالي؟ |
Sana sadece iki defa yazdım, nezaketen. Seni hiç merak etmiyordum. | Open Subtitles | لم أكتب لك سوى رسالتين, كنت أحاول أن أكون لطفية معك لكنني لم أكن أفتقدك |