- Ağabeyi gelip, ona yardım etti. - Ağabeyi olduğunu dahi bilmiyordum. | Open Subtitles | حضر أخوة لمساعدتة - لم أكُن أعرف حتى أن له أخاً - |
- Ağabeyi gelip, ona yardim etti. - Ağabeyi olduğunu dahi bilmiyordum. | Open Subtitles | حضر أخوة لمساعدتة - لم أكُن أعرف حتى أن له أخاً - |
- Ağabeyi gelip, ona yardım etti. - Ağabeyi olduğunu dahi bilmiyordum. | Open Subtitles | حضر أخوه لمساعدته - لم أكُن أعرف حتى أن له أخاً - |
Çocuk üzerime gelene kadar silahı olduğunu bile bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكُن أعرف حتى أنه سلاح حتى انطلق الرجل نحوي |
Kardeşi geldi ve ona yardım etti. Onun bir kardeşi olduğunu bile bilmiyordum. | Open Subtitles | حضر أخوة لمساعدتة - لم أكُن أعرف حتى أن له أخاً - |
WBONT bana, Thomas'ın organ bağışlayamayacak kadar küçük olabileceğini ifade etti ve ben çok şaşırdım: Böyle bir sebepten ötürü, reddedebileceklerini bile bilmiyordum. | TED | WRTC شرحت لي أن توماس من المحتمل أن يولد صغير جدًا للتبرع بالزراعة وأنا صُدِمت لم أكُن أعرف حتى أنك من الممكن أن تُرفَض لذلك |