"لم نجدها" - Traduction Arabe en Turc

    • bulamazsak
        
    • Bulamadık
        
    • bulamadığımız
        
    Bir süre daha bulamazsak o seçeneği de düşünürüz, olur mu? Open Subtitles إذا لم نجدها قريباً، سنلجأ إلى الخيار الثاني ، حسنٌ ؟
    Onu bulamazsak, sabaha bir ceset daha olacak. Open Subtitles .. إذا لم نجدها فستكون هناك جُثة أخري صباح اليوم
    Krome Sokağa kadar onu bulamazsak, tekrar bakarız, olur mu? Open Subtitles إذا لم نجدها بمرور الوقت في شارع الكرومي سنرجع إلى الخلف ؟ ؟ حسناً؟
    Onu hiç biryerde Bulamadık. Şimdiye kadar ödevi bitirmiş olmalıydı. Open Subtitles لم نجدها فى اى مكان المفترض انها اكلمت الورق الان
    Henüz onu Bulamadık ama bütün ekibimle mevcut bütün polisler onu arıyor. Open Subtitles لم نجدها بعد، لكن أنا وفرقتي وجميع ضباط الشرطة يعملون على إيجادها
    Şu bulamadığımız ve bulamayacağımız ikinci kovan gibi mi? Open Subtitles مثل غلاف الرصاصة الثانية التي مازلنا لم نجدها بعد وعلى الأرجح لن نفعل أبدا؟
    Eğer Lana'yı hemen bulamazsak tek gidişlik bir bilet alacağını söyledi. Chloe, neler oldu? Open Subtitles لكنّه قال أن لاناعلى وشك أن تأخذ جولة بحرية أحادية الإتجاه في نهر ستيكس إذا لم نجدها قريبا
    Eğer zamanında onu bulamazsak, küçük gezisinden bir daha geri gelemeyebilir. Open Subtitles لكن إذا لم نجدها في الوقت المناسب قد لا ترجع من نزهتها الصغيرة القادمة
    Dün sanırım .bulamazsak, annemi öldürecekler Open Subtitles ليس منذ البارحة، وليس من قلة المحاولة رغم ذلك. إن لم نجدها قريباً، سيقتلون أمّي.
    Peki. Kızını bulamazsak, o zaman eyalet sizin gözeticiniz olur. Open Subtitles حسنا ، إن لم نجدها ، الولاية ستكون هي الوصية عليك
    Başka kimseyi etkilemez, ama onu bulamazsak kötü olur. Open Subtitles لن تقوم بالتأثير على أي أحد أخر لكن لو لم نجدها هذا سيكون سيء
    Eğer onu bulamazsak yaşamak için son iki haftası kaldı. Open Subtitles مما يعني أنه إن لم نجدها فلديها أسبوعين فقط كي تعيش
    Her ne yapıyorsa, yakında bulamazsak eğer, bu süre zarfında birileri daha ölecek. Open Subtitles حسناً ، أى كان ما تفعله إذا لم نجدها قريباً فشخصاً ما سوف يموت أثناء العملية
    Apophis yıllarca bana böyle tüneller arattı. Asla Bulamadık. Open Subtitles أبوفيس جعلنا نبحث عن هذه الأنفاق لسنوات و لم نجدها أبدا
    Sol eli takmaymış. Bu yüzden Bulamadık. Open Subtitles كانت لديها يد يسرى مزيّفة لهذا السبب لم نجدها
    Yukarı çıktığımızda onu çok aradık ama Bulamadık. Open Subtitles وعندما ذهبنا إلي أعلي نبحث عنها لم نجدها في أي مكان
    Yaklaşık beş saatlik bir araştırmaya rağmen hiçbir şey Bulamadık. Open Subtitles و مع أننا بحثنا عنها لخمس ساعات، إلا أننا لم نجدها
    Baban verdiğini söyledi, ama Crowder'ın eşyaları arasında Bulamadık. - Paralar Arlo'da. Open Subtitles يقول والدك أنه سلمها لكننا لم نجدها بين أغراض " بو "
    Henüz bulamadığımız rakım odası. Open Subtitles غرفة الإصهار التي لم نجدها حتّى الآن
    Sınıftan bulamadığımız bir kız vardı. Open Subtitles "كانت هناك فتاة واحدة لم نجدها"
    Bu Onbaşı Lozada'ın vücudunda bulamadığımız bir mermi. Open Subtitles لم نجدها في جثة العريف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus