Dinle, Hiçbir şey değişmedi. Hâlâ yapacağımız bir iş var. | Open Subtitles | اسمع، لم يتغيّر شيء ما زال أمامنا عمل يجب القيام به |
Benim için Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء من طرفي |
Hâlâ ağabeyinim ben senin. Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لا زلتُ أخاكِ، لم يتغيّر شيء |
Vatikan'da, gizli arşivlerde gördüğümün aynısı. - hiçbir şey değişmemiş. | Open Subtitles | إنّها نفسها , إنّها مثل ما رأيتُها في أرشيف الفاتيكان السري , لم يتغيّر شيء |
Binlerce yıl geçti ve görünüşe göre, hiçbir şey değişmemiş. | Open Subtitles | انقضت آلاف السنين ومن الواضح أنّه لم يتغيّر شيء |
- Fakat sorun şu ki, kabul ettim ve... - Hiç bir şey değişmedi. | Open Subtitles | والمشكلة هي أنني وافقت - لم يتغيّر شيء - |
Döndülerse ne olmuş yani? Değişen bir şey yok. | Open Subtitles | -وإن عادوا، لم يتغيّر شيء |
Binlerce yıldır, Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | ،لآلاف السنين لم يتغيّر شيء |
- Ve Hiçbir şey değişmedi! | Open Subtitles | -و لم يتغيّر شيء |
Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لكن لم يتغيّر شيء . |
Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء... |
Hayır, hayır. Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | -لا، لا، لم يتغيّر شيء |
Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء |
Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء |
Belli ki hiçbir şey değişmemiş. | Open Subtitles | لأنهُ من الواضح أنه لم يتغيّر شيء |
Ve şimdi, yıllar sonra bile hiçbir şey değişmemiş. | Open Subtitles | و الآن بعد مرور سنوات... لم يتغيّر شيء. |
Burada hiçbir şey değişmemiş. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء هنا |
- Sanki hiçbir şey değişmemiş gibi. | Open Subtitles | -كما لو أنه لم يتغيّر شيء . -لن يدوم ذلك . |
Hiç bir şey değişmedi, Theo, sadece makine yerine bir adam var. | Open Subtitles | لم يتغيّر شيء يا ( ثيو ) إنّه رجلاً بدل الآلة فحسب |
Kevin, Değişen bir şey yok. | Open Subtitles | (كيفن)، لم يتغيّر شيء. |