"لم يغادر" - Traduction Arabe en Turc

    • hiç çıkmadı
        
    • hiç ayrılmadı
        
    • terk etmemiş
        
    • terk etmediğini
        
    • hiç çıkmamış
        
    • hiç çıkmadığını
        
    • hiç terk
        
    • gitmezse
        
    • ayrılmamış
        
    • terk etmedi
        
    • tüymediğini
        
    • dışarı çıkmadı
        
    • hiç ayrılmadığını
        
    Biliyor musun, Trinidad'dan ayrıldığımızdan beri kamarasından hiç çıkmadı. Open Subtitles أتعلم ؟ .. إنه لم يغادر كابينته منذ غادرنا ترينيداد
    Hayır, onunla daha yeni öğle yemeği yedim. Masadan hiç ayrılmadı. Open Subtitles كلا، تناولت معه الغداء للتو، لم يغادر المائدة
    Eşini ve çocuğunu döven pislik herif Corpus Christi'yi hiç terk etmemiş. Open Subtitles الوغد الذي يضرب زوجته الحقير الذي يضرب الاطفال لم يغادر كوربس كريستي
    Bölgeden gelen yerel istihbarat kimsenin o zamandan beri yerleşkeyi terk etmediğini doğruluyor. Open Subtitles الاستخبارات أكدت أنه لم يغادر من المجمع حتى الآن
    Bu adamın ailesi yok ve bir gün öncesine kadar evden hiç çıkmamış. Open Subtitles ليس لدى هذا الرجل عائلة، و حتى يوم ماضٍ لم يغادر المنزل قط
    Çünkü eve geldiğinde, akıllarımızdan hiç çıkmadığını bilmesini istiyorum. Open Subtitles لأنه عندما يعود للمنزل أريده أن يعرف أنه لم يغادر أفكارنا أبدا
    Gece yarısına kadar Dünya'dan gitmezse kendini imha eder ve gezegenini yok eder. Open Subtitles إذا لم يغادر الأرض بحلول منتصف الليل .فسيفجر نفسه ذاتياً،مدمراً معه كوكبك الصغير
    Yüzbaşı Evans, Kartagena'dan hiç ayrılmamış ama onu gemiye almışsın. Open Subtitles الملازم إيفانز لم يغادر قرطاجنة ولكنك وقعت له بالدخول.
    Ne yapacağız? Pekala, iyi haber şu ki adamımız hala binayı terk etmedi. Open Subtitles حسناً, الأخبار الجيدة أنه لم يغادر المبنى
    Tezo'nun şehirden tüymediğini nereden bilelim? Open Subtitles كيف نعلم أن ( تيزو ) لم يغادر البلدة ؟
    Evet, dostum, Altı aydır evden dışarı çıkmadı. Open Subtitles أجل، يا صاح، إنه لم يغادر المنزل منذ ستة اشهر
    41'in buradan hiç ayrılmadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles أتحاول أن تفهمني أن الرئيس رقم 41 لم يغادر أبدًا؟
    Son birkaç senesinde, buradan neredeyse hiç çıkmadı. Open Subtitles لم يغادر المكان تقريباً في سنواته الأخيرة
    Max odasından hiç çıkmadı. Bunu garantiederim. Open Subtitles لم يغادر ماكس غرفة نومه وأنا متأكدة من ذلك
    Ama Dünya'dan hiç çıkmadı. Open Subtitles لكنه لم يغادر كوكب الأرض قط, هل فعل؟
    Mahalleden hiç ayrılmadı üniversiteye gitmedi. Open Subtitles لم يغادر الحي قط ولم يستطع الدخول إلى الجامعة
    Sanırım bir parçası Julie'yi bulduğumuz berbat küçük odadan hiç ayrılmadı. Open Subtitles أعتقد أن جزءا منه لم يغادر مطلقا تلك الغرفه الرهيبه حيث وجدنا جولي
    Mike, Claude, Miami'yi terk etmemiş. Hemen oraya gitmek zorundayız. Open Subtitles مايك كلود لم يغادر ميامي علينا الذهاب إلى هناك
    Derneğin üyeleri o adamın, o güne dek evini yıllardır terk etmemiş şair Samuel Taylor Coleridge olduğunu görünce şaşırıyorlar. TED الأمر الذي يجعل أعضاء الجمعية مصدومين لإكتشافهم أن هذا الرجل هو الشاعر صامويل تايلور كوليرد، والذي لم يغادر بيته لسنوات عديدة حتى ذلك اليوم.
    - Kaçtı mı? Hastaneyi tek başına terk etmediğini biliyoruz. Beli kırılmıştı. Open Subtitles نحن نعلم أنه لم يغادر المستشفى لوحده
    - Kaçtı mı? Hastaneyi tek başına terk etmediğini biliyoruz. Beli kırılmıştı. Open Subtitles نحن نعلم أنه لم يغادر المستشفى لوحده
    Dediklerine göre neredeyse son üç senedir evinden hiç çıkmamış. Open Subtitles يقولون أنه لم يغادر منزله من حوالي ٣ سنوات
    Güvenlik görevlisi odadan hiç çıkmadığını söylemişti. Open Subtitles قال حارس امن انه لم يغادر الغرفة.
    - Burayı hiç terk etmemesi çok üzücü. Open Subtitles من المحزن جداً أنه لم يغادر هذه المدينة.
    Eğer güneşin doğuşuna kadar gitmezse, asla diğer tarafa geçemez. Open Subtitles إذا لم يغادر بحلول طلوع الشمس حينها لن يستطيع الرحيلَ أبداً
    Heparini uyguladıktan sonra dosyada bir taburcu önerisi olduğunu görüyorum ama yine de hasta ayrılmamış. Open Subtitles بعد ان اعطيت الهيبارين ارى امرا بالتسريح على الملف و مع ذلك المريض لم يغادر
    Cep telefonu terk etmedi diye, o evi terk etmedi diyemeyiz. Open Subtitles فقط لأن هاتفه المحمول لم يغادر المنزل لا يعني أنه لم يفعل
    Tezo'nun şehirden tüymediğini nereden bilelim? Open Subtitles كيف نعلم أن ( تيزو ) لم يغادر البلدة ؟
    Ajan Baker, dışarı çıkmadı. Giriş emri verin. Binayı sarın. Open Subtitles بيكر ، انه لم يغادر سندخل الان
    Yani buradan hiç ayrılmadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles هل تقول انه لم يغادر من حينها ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus