Hiç bir şey yapmadı, Bayan Sharpe. Sadece Vernon için endişeleniyoruz. | Open Subtitles | لم يفعل شيء سيدة شارب نحن فقط قلقون على فرنون |
Buna ne kadar inanmak istediğini biliyorum, ama Charles bir araya geldiğimizden beri sana yalan söyleyip değerleri değiştirmekten başka yanlış bir şey yapmadı. | Open Subtitles | اعلم كم تريدين تصديق ذلك لكن تشارلز لم يفعل شيء لجعلنا نعود سوياً فقط الكذب و التلاعب بك |
Yine de birkaç adım ötesindeki bombayı durdurmak için bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لم يفعل شيء لايقاف المفجر على بضعة اقدام بعيدا عنه |
Ama o, bunu yapan çocuklara hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | لكنه لم يفعل شيء للأولاد الذين فعلوها |
Ama hiçbir şey yapmadı. Hiçbir şey olmadı. | Open Subtitles | لكنه لم يفعل شيء لم يحدث شيئًا قط |
Dışarıda yasadışı bir şey yapmamış birini göster bana. | Open Subtitles | أشيري لي على شخص واحد هنا لم يفعل شيء غير قانوني |
Anlatmaya çalıştığı şey bu, daha da önemlisi şunu diyor bu konuda bir şey yapamazsa, ...bu konuda bir şey yapmazsa, ...her an patlayabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | . هذا هو الذى يحاول إخباره به .. و أهم ما فى الموضوع, يريد أن يخبره .. أنه إذا لم يفعل شيء بحيال ذلك ،إذا لم يفعل شيء حيال ذلك . سوف ينفجر فى أى يوم |
Louis'i size getirmek benim fikrimdi. - Peter yanlış bir şey yapmadı. - Ben öyle bir şey demedim. | Open Subtitles | اجل لقد كانت فكرتي في ان نحضر لوي الى هنا بيتر لم يفعل شيء خاطئ |
Öyleyse neden Figgs bir şey yapmadı? O zamanlar Ray'in sağ koluydu. | Open Subtitles | لماذا فيغزي لم يفعل شيء بخصوص هذا الأمر لقد كان يد " راي " اليمنى |
Barnaby'ye bunu yaptığıma inanamıyorum. Bana iyi davranmaktan başka bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لا أصدق أني أفعل هذا بـ"برنابي" هو لم يفعل شيء لي إلا كل الطيبة |
Affettiğimi kim söyledi? Bize yalan söylemekten başka bir şey yapmadı. | Open Subtitles | إنهُ لم يفعل شيء سِويّ الكَذب علينا. |
Bana hiç bir şey yapmadı. | Open Subtitles | إنه لم يفعل شيء لي قط |
Babam yanlış bir şey yapmadı! | Open Subtitles | أبي لم يفعل شيء خاطئ |
Ben Başkanı İHO'nun gittikçe ve hızla büyüyeceği konusunda uyardığımda Başkan hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | عندما حظرت السيد الرئيس للمرة الأولي بشأن تفشي منظمة "آيكو" وبسرعة كبيرة، لم يفعل شيء |
O, hiçbir şey yapmadı. Yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | إنه لم يفعل شيء لقد خدعوكم |
- O hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | إنه لم يفعل شيء |
hiçbir şey yapmadı mı? | Open Subtitles | لم يفعل شيء على الاطلاق ؟ |
Bunun yerine hiçbir şey yapmadı. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك، لم يفعل شيء |
Kutsal toprağımızı kirletmekten başka bir şey yapmamış. | Open Subtitles | هو لم يفعل شيء سوى تدنيس أرضنا المقدسة |
- Ben de çağırdı demedim zaten. - Hiçbir şey yapmamış. | Open Subtitles | لم اقل ابدا انه فعل - لم يفعل شيء - |
Anlatmaya çalıştığı şey bu daha da önemlisi şunu diyor bu konuda bir şey yapamazsa bu konuda bir şey yapmazsa her an patlayabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | . هذا هو الذى يحاول إخباره به .. و أهم ما فى الموضوع, يريد أن يخبره .. أنه إذا لم يفعل شيء بحيال ذلك ،إذا لم يفعل شيء حيال ذلك . سوف ينفجر فى أى يوم |