"لم يوافق" - Traduction Arabe en Turc

    • kabul etmedi
        
    • kabul etmezse
        
    • onay vermedi
        
    General Krell'in planına itiraz ettim, fakat o kabul etmedi. Open Subtitles لقد اوصلت اعتراضي على خطة القائد كيرل لكنه لم يوافق
    Ne yazık ki, tüm dini liderler bizimle konuşmayı kabul etmedi. TED للأسف، لم يوافق كل الزعماء الدينيين على التحدث معنا.
    Henüz doku nakli için tahlil yaptırmayı kabul etmedi... çünkü bunun onu ilginin odak merkezi haline getireceğini biliyor. Open Subtitles لم يوافق على أن يتم فحصه لأجل عملية الزراعة لأنه يعلم أن هذا سيجعله مركز الاهتمام
    Birkaç hafta denemeye devam edeceğiz, ama ailen kabul etmezse... Open Subtitles سنستمر بالمحاولة لبضعة أسابيّع أخرى، لكن إذا لم يوافق والدكِ
    Pilate'a, emperyalist Roma'yı parçalaması için iki gün vereceğiz eğer kabul etmezse, karısını öldüreceğiz. Open Subtitles نعطي بيلاطوس يومين لتفكيك الدوله الرومانيه الأمبرياليه وأن لم يوافق على الفور, سنعدمها
    Leonard Melissa ile ayrılmıştı evlenmesine onay vermedi. Open Subtitles (ليونارد) كان مبتعد عن (ميليسا)، لم يوافق على الزواج.
    Dediğin gibi bankaya gittim bugün. Kredi memuruyla kredi şartlarını değiştirmek için konuştum, ve adam kabul etmedi, tamam mı? Open Subtitles ذهبت للبنك لموظف القروض و طلبت تمديد القرض و لم يوافق ، ماذا افعل اكثر من ذلك ؟
    Miles henüz bunu yapmayı tam olarak kabul etmedi. Open Subtitles اميال لم يوافق بالضبط ليفعل ذلك حتى الان
    5 milyon dolara ya da fazlasına satarım diye. O. çocuğu kabul etmedi. Open Subtitles فبوسعي بيعها مقابل 5 مليون دولار أو ما شابه لكن الوغد لم يوافق على هذا
    Çevre Koruma'nın müdürü alt kurula sunmayı bile kabul etmedi, yani... Open Subtitles مدير الخليج لم يوافق حتى على هذه اللجنة الفرعية
    Ama hasta olan adam kabul etmedi, paranın daha yeterli olmadığını söyledi. Open Subtitles ولكن الرجل المريض لم يوافق وقال له أن ليس لديهما ما يكفي بعد
    Ona para teklif ettim ama kabul etmedi. Open Subtitles عرضت عليه شراء كافة الأسهم، لكنه لم يوافق
    Evet ve yargıç da kabul etmedi. Open Subtitles نعم ، لكن مقعد البدلاء لم يوافق على ذلك
    Senhayal kırıklığına uğrattım. George seninle sevişmeyi kabul etmedi. Open Subtitles لقد فشلت،جورج لم يوافق أن يجامعكي
    Kitap olarak yayınlatmayı hiçbir şekilde kabul etmedi. Open Subtitles لم يوافق أبداً على نشرها ككتاب
    İki taraf da kabul etmezse gerçek bir takas olmaz. Open Subtitles كما تعلم لن تكون الصفقة سارية ما لم يوافق كلا الطرفين؟
    Müttefikimiz olmayı kabul etmezse, anlaşma beş para etmez. Open Subtitles إن لم يوافق على الإنضمام لنا كحليف ستكون الصفقة بلا قيمة
    Petrov hemen kabul etmezse anlaşmayı bozabilirler. Open Subtitles الآن ،إذا بيتروف لم يوافق قريباً ربما سينسحبون
    Eğer istemezse ya da vücudum nakli kabul etmezse... Open Subtitles حتى إن لم يوافق ... أو أن جسدى رفض هذا العضو الجديد
    Babanız tiyatro kulübüme onay vermedi. Open Subtitles والدكم لم يوافق على مسرحيتي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus