"لن أكذب عليكِ" - Traduction Arabe en Turc

• Sana yalan söylemeyeceğim
• Size yalan söylemeyeceğim

Evet... Tam bir piliç mıknatısı. Sana yalan söylemeyeceğim.
بالتأكيد إنها تجذب الفتيات .لن أكذب عليكِ

Ailen ABD'ye getirilecek. Sana yalan söylemeyeceğim. Bu kolay olmayacak.
عائلتك ستُنقل للولايات المتحدة , الآن لن أكذب عليكِ, هذا لن يكون سهلاً , سوف تبقين بقية حياتك تتلفتين حولِك.

Bak, Sana yalan söylemeyeceğim, tamam mı?
أسمعيّ, لن أكذب عليكِ, إتفقنا؟ أنا لا أحبها

Sana yalan söylemeyeceğim, sana hala güvenmiyorum, belki asla güvenmeyeceğim... fakat sen güçlüsün.
أنا لن أكذب عليكِ ما زلت لا أثق بكِ وربما لن أثق بكِ أبداً

Size yalan söylemeyeceğim. Saçımda kaynak var.
أنا لن أكذب عليكِ أنا أرتدي مركبات لشعري.

Bak Sana yalan söylemeyeceğim eğer bir araya gelemezsek, bu beni çok üzecek.
أنظرِ ، لن أكذب عليكِ... إذا لم نتزوّج ، فسوف تحطّمين قلبي

Ameliyatın zorluğu konusunda Sana yalan söylemeyeceğim ama çok yetenekli cerrahlardan oluşan bir ekibimiz var ve ben...
لن أكذب عليكِ , الجراحة ستكون طويلة و صعبة , لكن لدينا طاقم جراحين ماهرون . .

Sana yalan söylemeyeceğim Annie. Burada engeller görüyorum.
"لن أكذب عليكِ يا"أنــي إني أري عقبات هنا

Sana ihtiyacım var, ama Sana yalan söylemeyeceğim.
أنا أحتاجك، ولكن لن أكذب عليكِ

Sana ihtiyacım var, ama Sana yalan söylemeyeceğim.
أنا احتاج إليكِ ولكني لن أكذب عليكِ

En büyük olay bu. Sana yalan söylemeyeceğim.
وهذا جزء كبير منه لن أكذب عليكِ

Sana yalan söylemeyeceğim.
وأنا لن أكذب عليكِ

Sana demiştim, Sana yalan söylemeyeceğim diye.
قلت لكِ بأن لن أكذب عليكِ

Sana yalan söylemeyeceğim, güzel kızım.
لن أكذب عليكِ, صغيرتي

Charlie, Sana yalan söylemeyeceğim. Asla arkanda bir şey bırakmayacağım.
(تشارلي) لن أكذب عليكِ , لم أحاول قط أن أحجب شيئاً يصل إليّ منكِ

Cidden, Sana yalan söylemeyeceğim Brooke, ama böyle bir şey bizim aramızda asla olamaz.
(بجدية، لن أكذب عليكِ يا (بروك لكن لن يحصل أبداً بيننا

Sana yalan söylemeyeceğim çünkü.
لأنّي لن أكذب عليكِ.

...düşünüyorum. - Sana yalan söylemeyeceğim.
حسنا، أنا لن أكذب عليكِ.

Sana yalan söylemeyeceğim.
انظري ، لن أكذب عليكِ.

Sorun değil. Size yalan söylemeyeceğim.
ليس لديّ مشكلة مع ذلك لن أكذب عليكِ

Bakın, Size yalan söylemeyeceğim tamam mı?
اسمعي , لن أكذب عليكِ , حسناً ؟