Bir kez daha sormayacağım. Paraları nereden aldın? | Open Subtitles | أنا لن اسألك مجدداً من أين حصلت على النقود؟ |
Eğer bir gün bunu konuşmak için hazır olursan, öğrenmeyi çok isterim, ama bunun hakkında artık sana daha fazla soru sormayacağım. | Open Subtitles | ان كنت مستعدا للحديث عن هذا اريد ان اعرف لكن لن اسألك عن هذا بعد اليوم |
Eğer bir gün bunu konuşmak için hazır olursan, öğrenmeyi çok isterim, ama bunun hakkında artık sana daha fazla soru sormayacağım. | Open Subtitles | ان كنت مستعدا للحديث عن هذا اريد ان اعرف لكن لن اسألك عن هذا بعد اليوم |
Biraz kafam karışmış olsa da başka bir şey sormayacağım. | Open Subtitles | مع ان الامر محير قليلا لكني لن اسألك ايضاَ |
O tişörtü nereden aldığını sormayacağım. | Open Subtitles | انظر انا لن اسألك من اين حصلتّ على هذا القميص. |
Vereceğin her şeyi almaya hazırım Nedenini sormayacağım. | Open Subtitles | سأخذ ما ستعطينى و لن اسألك لماذا |
Burada ne yaptığını bile sormayacağım. | Open Subtitles | لن اسألك حتى عما كنتِ تفعلي هنا |
Bir daha sormayacağım. | Open Subtitles | الان, ماذا حدث؟ لن اسألك مجدداً |
Sana başka soru sormayacağım. | Open Subtitles | انا لن اسألك اى شئ اخر. |
Bir daha ehliyet ve ruhsat sormayacağım.. | Open Subtitles | لن اسألك مجدداً أعطيني الرخص |
Kızım, bir daha sormayacağım. | Open Subtitles | لن اسألك بعد الآن |
Size de asla sormayacağım. | Open Subtitles | و لن اسألك ابداً |
İyi peki. sormayacağım. | Open Subtitles | حسناً اذا لن اسألك |
Bir daha sormayacağım. | Open Subtitles | انا لن اسألك ثانية |
Bunu nasıl öğrendiğinizi sormayacağım bile. | Open Subtitles | لن اسألك كيف عرفت ذلك |
Sana sormayacağım, Plagge. | Open Subtitles | لن اسألك يا (بلاغي) |
Bir daha sormayacağım. | Open Subtitles | لن اسألك ثانية |
Sana ben sormayacağım. | Open Subtitles | أن لن اسألك |
İki kere sormayacağım. | Open Subtitles | لن اسألك مرتين |
İki kez sormayacağım. | Open Subtitles | لن اسألك مرتين |