Ve adını her yıldızın üzerine yazacağım, ve böylece dünya çok uzak görünmeyecek. | TED | وسأكتب اسمك على كل نجمة، وبتلك الطريقة فإن العالم لن يبدو بعيدًا جدًا. |
Hiçbir noktada itfaiyeci şaklabandan daha uzun görünmeyecek. | TED | في أي نقطة لن يبدو الإطفائي أطول من عازف الكمان. |
Biri bana uzun zaman önce hayatta seni mutlu edecek bir şey bul ve onu işine endeksle, o zaman işin sana sıkıcı görünmez demişti. | Open Subtitles | ابحثِي عن شيء في الحياةِ تَحبُّية لكي تَعمَلُية و خلية خط عملك لانة لن يبدو كعمل لك |
Bu yaratık daha önce gördüklerimize hiç benzemeyecek değil mi? | Open Subtitles | لن يبدو هذا كأيّ مخلوق رأيناه قبلاً، أليس كذلك؟ |
Ve sınırdan geçerken bir çanta dolusu nakit iyi görünmeyecektir. | Open Subtitles | وأنا واثق ان عبور حدود ولاية بحقيبة مملوءة بالمال لن يبدو جيداً |
Bahse varım Bay Mükemmeli biraz araştırırsan o kadar mükemmel olmadığını öğreneceksindir. | Open Subtitles | أجل، لكن أراهن لو أجريتِ بحث عنه، السيد مثالي لن يبدو مثالي للغاية |
Yine de, yarın şu diğer suçlar nedeniyle mahkeme huzuruna çıkınca pek hoş görünmeyecek. | Open Subtitles | مع ذلك ، حينما يظهر في المحكمة للتهم الأخرى لن يبدو هذا جيداً بالغد |
Yeni bir şirket çocuğu için hiç iyi görünmeyecek. | Open Subtitles | - إنها تطرق على الزجاج - لن يبدو هذا جيداً لحاصل على ترقية حديثاً |
Filmde öyle görünmeyecek. | Open Subtitles | الزي لن يبدو على ذلك الشكل في الفيلم |
Artık asla eskisi gibi görünmeyecek, o güzel, tatlı amcığımdan hem de. | Open Subtitles | مهبلي اللطيف , مهبلي الجميل الذي لن يبدو كما كان أبداً ! |
İşim bittiğinde bu kadar huzurlu görünmeyecek. | Open Subtitles | لن يبدو مسالماً بعد ان انتهي منه |
Şimdi gidemezsin. Yatırımcıların önünde bu hiç iyi görünmez. | Open Subtitles | لا يمكنك الذهاب الآن, هذا لن يبدو جيداً أمام المستثمرين |
Hayir, görünmez. Bu arada istedigin her seyi yapmaya hazirim. | Open Subtitles | لا، لن يبدو كذلك بالمناسبة، أنا مستعدة لفعل أي شيء من أجلك |
Hayatta olmaz. Ailemiz var. Hoş görünmez. | Open Subtitles | بأي حال من الأحوال ، نحن مع العائلة لن يبدو هذا لطيفاً |
Hiç dikkatli değil, artık odası hücreye benzemeyecek. | Open Subtitles | انه ليس حذر، انه لن يبدو كزنزانة سجن بعد الآن |
Çok fazla fikrimiz var, ama şunu garanti edebilirim - TED'deki bazı kişilerle de konuştum - Dahha önce gördüğünüz hiç bir şeye benzemeyecek. | TED | لدينا أفكار كثيرة، لكن أضمن لكم أمرا واحدا -- وقد تحدثت -حول هذا الأمر- مع بعض الأشخاص هنا في تيد -- لن يبدو مثل أي شئ قد رأيتموه مسبقا. |
Bay Young, vericiye tıpatıp benzemeyecek. | Open Subtitles | لن يبدو السيّد (يانغ) تماماً كالمتبرّع |
Şu anda pek iyi görünmeyecektir. | Open Subtitles | لن يبدو جيداً جداً الآن |
Bu hiç de güzel görünmeyecektir. | Open Subtitles | ذلك لن يبدو جيداً |
Bunun yanında Matthew Beeman ona o kadar da önemli görünmeyecektir. | Open Subtitles | (ماثيو بيمان) لن يبدو مهماً جداً. |
Bahse varım Bay Mükemmeli biraz araştırırsan o kadar mükemmel olmadığını öğreneceksindir. | Open Subtitles | أجل، لكن أراهن لو أجريتِ بحث عنه، السيد مثالي لن يبدو مثالي للغاية |