Ve işte bu konuşma için olan özel görevim: Bu odadaki her bir insanın yaşam süresini yedi buçuk dakika artırmaya çalışacağım. | TED | لذا سأقدم لكم مهمتي الخاصة لهذا الحديث: سأحاول أن أزيد من العمر الإفتراضي لكل شخص موجود في هذه القاعة بسبع دقائق ونصف |
Böylece bu beni TED'ciler için olan dileğime getiriyor, ve dünyanın herhangi bir yerinde bu konuşmayı dinleyenler için de. | TED | إذاً هذا يوصلني لأمنيتي لزملائي في تيد، ولأي شخص آخر حول العالم يستمع لهذا الحديث. |
Şerifin teki ağlamamak için elinden gelini yaptığı zaman bu konuşmayı yapmaktan nefret ederdim. | Open Subtitles | كنـُـت مـُـجبر لهذا الحديث, بعض النواب كانوا يحاولون أمساك أنفسهم حتى لا يبكون |
İşte bu yüzden seninle bu konuşmayı yapmak istemiyordum. | Open Subtitles | وهذا هو بالضبط سبب إنّني لم أكن أريد التطرّق لهذا الحديث معكِ. |
Sonra sonsuza kadar söylenip duracağını biliyorum. Bayıldım buna. | Open Subtitles | أن أعرف أن لا نهاية لهذا الحديث |
Sonra sonsuza kadar söylenip duracağını biliyorum. Bayıldım buna. | Open Subtitles | أن أعرف أن لا نهاية لهذا الحديث |
Gerçekten, sırf bu konuşmayı izlediğiniz için normalde yaşaycağınızdan yedi buçuk dakika fazla yaşayacaksınız. Peki, bazılarınız biraz şüpheci gözüküyor. | TED | حرفياً، ستعيش أطول لمدة سبع دقائق ونصف عما هو لديك بخلاف ذلك بمجرد مشاهدتك لهذا الحديث. حسناً، بعضكم يبدو متشككاً بعض الشيء. |
bu konuşmayı düşünürken aklınızda kalmasını istediğim şeylerden biri bu konuşmanın sadece bizim Dünya'ya bir şeyler anlatmamızla ilgili olmadığıdır. | TED | أحد الأشياء التي أريد أن أترككم لتفكروا بها عند استرجاعكم لهذا الحديث هو أن هذا الحديث لا يدور فقط عنا ونحن نعظ العالم. |
- Joel bu konuşmayı yapmasak olmaz mı? | Open Subtitles | لا تدعنا نتطرق لهذا الحديث ارجوك؟ |