Bak, gitmek zorunda değilsin, ama yardımın dokunabilir Hopper'ın iyiliği için. | Open Subtitles | يمكنك عدم الذهاب لكن من الممكن أن يكون مفيدا لهوبر |
Hopper, bugün bir paket almış olman gerekiyor. Çok önemli. | Open Subtitles | لا ينبغي لهوبر الحصول على الطرد بعد, إنه مهم. |
Hopper'ın seninle iletişime geçmesine izin verdiğine pek sevinmeyecekler. | Open Subtitles | لن يفرحوا لأنك سمحت لهوبر الإتصال بك |
- Evet, Hopper için çalışıyorum adamım. | Open Subtitles | -نعم, لقد كنت اقدم خدمات لهوبر يا رجل |
Hopper'dan iz yok, efendim. | Open Subtitles | لا اثر لهوبر سيدي. |
Hopper'ın seninle irtibata geçmesine izin verdin. | Open Subtitles | سمحت لهوبر الإتصال بك |
Hopper'a ait. | Open Subtitles | وتعود لهوبر. |