Çünkü ben kaba ve cahildim, ama Ona gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لأننى كنت مبتذلة و جاهلة وقد قلت له الحقيقة |
O zaman sanal kişiliği yok et ve Ona gerçeği söyle. | Open Subtitles | إذن تخلصي من الشخصية الرقمية وقولي له الحقيقة. |
Ondan kaçmana gerek yok. Ona gerçeği söyleyebilirsin. | Open Subtitles | لا داعي لأن تتجنبيه عليك أن تقولي له الحقيقة |
Oraya gidip Ona gerçeği söylemeni engelleyen yok arkadaş. | Open Subtitles | لا شيء سيوقفك من الذهاب الى هناك وتقول له الحقيقة |
Eğer ona doğruyu söylersen, mükemmel evlilik hayalinizin biteceğinden korkuyorsun. | Open Subtitles | ،أنت خائفة من أن تقولي له الحقيقة لأن خيالك عن الزواج المثالي سيختفي |
Havaalanından gelirken Ona gerçeği söyledim. | Open Subtitles | قلت له الحقيقة فى طريقنا من المطار |
Havaalanından gelirken Ona gerçeği söyledim. | Open Subtitles | قلت له الحقيقة فى طريقنا من المطار |
Eğer istersen, Ona gerçeği de anlatacağım. Diyeceğim ki: | Open Subtitles | إذا كنتي تريدين،أنا أقول له الحقيقة |
Ona gerçeği söyleyeceğim, en azından bunu hak ediyor | Open Subtitles | ساقول له الحقيقة, لانه يستحق ذالك |
Ona gerçeği söyle yoksa ben söyleyeceğim. | Open Subtitles | قولي له الحقيقة , أو سأفعل ذلك |
Ona gerçeği söyle, yoksa ben söyleyeceğim. | Open Subtitles | قولي له الحقيقة , أو سأفعل ذلك |
Ve onun başka seçeneği yoktu. Ona gerçeği söyledi. | Open Subtitles | ولم يكن لديها خيار لقد قالت له الحقيقة |
Ve Ona gerçeği söylersin, ona, annesinin babasını Brezilyada tanıdığını ve aşk macerası olduğunu söylersin. | Open Subtitles | و كنت أقول له الحقيقة ، أقول له أن الأم الأب يعرف من البرازيل. و الذي كنت وجود علاقة غرامية . |
- Ona gerçeği, kısır olduğumu söyle. | Open Subtitles | أخبره أنّني عقيم. قل له الحقيقة. |
Ona gerçeği söyledim; sizin tarafınızdan, bana verilen bir Tanrı vergisi olduğunu, bahçelerinin görkemli gözüktüğünü, güzellikler doğurduğunu ve her erkeğin nefesini keseceğini söyledim. | Open Subtitles | قلتُ له الحقيقة أنها هبةٌ من السماء لي أن أكون بجوارك... أن الحدائق تبدو مجيدة جداً |
- Ona gerçeği söylemen yeterli. | Open Subtitles | تحتاجين فقط أن تقولي له الحقيقة |
- ...Ona gerçeği söylemedim. | Open Subtitles | لم أقول له الحقيقة. |
Üzgünüm. Ona gerçeği söyledim. | Open Subtitles | آسف , لقد قلت له الحقيقة |
Senin söylediğini yaptım, ona doğruyu söyledim ve gitti. | Open Subtitles | لقد فعلت ما قلتي ، لقد قلت له الحقيقة ، فرحل |
Baban sana bunu sorarsa, ona doğruyu söyle. | Open Subtitles | إذا طلب أبي لك على ذلك، فقط أقول له الحقيقة. |
O zaman bana, ona doğruyu söylememe izin ver. | Open Subtitles | حسناً، إذن دعني أقول له الحقيقة. |