En azından bugün ona söylediğimde almayı beklediğim tepkiler bunlar. | Open Subtitles | على الأقل، وهذه هي الطريقة وأنا على أمل يذهب عندما أقول له اليوم. |
Benden, bugün ona bırakılan mektubun içeriğini konseyin kalanına iletmemi istiyor. | Open Subtitles | لقد طلب أن أنقل إلى بقية مجلسه محتويات الرسالة الي تركت له اليوم |
- Arthur için. - bugün ona ihtiyacı olmayacak. | Open Subtitles | إنه لإجل ( آرثر ) ْ - لن يكون بحاجه له اليوم - |
Pond, bize bugün onunla konuşmadığını söyledi. | Open Subtitles | -حسناً، أخبرنا (بوند) أنّه لمْ يتحدّث له اليوم . |
Pond, bize bugün onunla konuşmadığını söyledi. | Open Subtitles | -حسناً، أخبرنا (بوند) أنّه لمْ يتحدّث له اليوم . |
bugün ona gülümsedim. | Open Subtitles | لقد ابتسمت له اليوم |
Eğer bugün ona bir şey olsaydı... | Open Subtitles | إن كان وقع شيء له اليوم.. |