Ayrılmadan önce, sana veda etme fırsatı bulamayacağımı düşündüm. | Open Subtitles | ..هذا بأنك قد غادرت ولم تسنح لي الفرصة لوداعك |
Bu şekilde veda ettiğim için üzgünüm ama eğer yüz yüze veda etseydim ikimiz de gitmeme izin vermeyeceğini biliyoruz. | Open Subtitles | أنا آسفة لوداعك بهذه الطريقة لأنى إذا قُمت بإخبارك شخصياً كلانا يَعلم أنك كُنت لَن تترُكنى اذهب |
Bence ben olmadan da veda etmen gereken bir sürü kişi olacak zaten. | Open Subtitles | اعتقد ان لديك ما يكفي من الناس لوداعك من دوني هناك |
Seni arayıp veda etmeme bile izin vermedi. | Open Subtitles | انه حتى لم يسمح لى بأن أتصل بك لوداعك |
Ben de veda etmek için seni arıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أبحث عن طريقة لوداعك |
Ben veda etmeye geldi. | Open Subtitles | لقد أتيت لوداعك |
Hayır Allison, veda etmeye geldim. | Open Subtitles | لا يا (أليسون). أنا هنا لوداعك |