Bu iltifatı çok sıkı tutun. sonrası için saklayın. | TED | تمسكوا بهذا المديح جيداً. تمسكوا به لوقت لاحق |
sonrası için çantana biraz yengeç koy. | Open Subtitles | رجاء، ضعي بعض السرطان البحري في محفظتك لوقت لاحق |
sonrası için enerji verir. Yatakta güreşirken. | Open Subtitles | هذا يعطيك الطاقة لوقت لاحق عندما تتصارعان في السرير |
Davet ettiğiniz için teşekkürler. daha sonra görüşmek üzere. | Open Subtitles | على كل حال شكرا على الدعوة أعتقد بأنني سأحتفظ بالدعوة لوقت لاحق |
Senin anne olmaya hazırlanmana daha sonra yardım edeceğim. | Open Subtitles | يجب علي أن أؤجّل مساعدتك لتصبحي أمّاً لوقت لاحق |
Birazını daha sonraya mı bırakmak istersin? | Open Subtitles | هل تودين أن تتركي بعضاً من هذا لوقت لاحق ؟ |
Söyleyecek bir şeyin varsa, onu daha sonraya sakla. | Open Subtitles | هل حصلت على ما تقوله، حفظه لوقت لاحق. |
Ayrıca daha sonrası için de çok komik bir planım var. Kalkış boyunca ağlayacağım mesela. | Open Subtitles | أنا ايضاً لديّ مرحلة هيسترية لوقت لاحق حين أتظاهر أني أبكي خلال الإطلاق بكامله |
Devamını henüz bilmiyorum ama sonrası için de bir şeyler bırakalım. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما تمثله ولكن لنترك شيئا لوقت لاحق |
Varsayalım ki biri bir miktar parayı bir yere taşıyıp sonrası için saklamak isteseydi, ne yapması gerekirdi? | Open Subtitles | نظريا لو ان احدهم اراد نقل بعض الاموال ويحتفظ بها لوقت لاحق كيف سيفعل ذلك؟ |
- Bana sonrası için bir but ayırırsınız. - Peki, tamam. | Open Subtitles | احتفظى بدبوس القدم لوقت لاحق حسنا سأفعل |
Bir kısmı da daha sonrası için kenara koyulmuş. | Open Subtitles | وشيئاً ما قليلاً محفوظ... و نضعهُ جانباً لوقت لاحق... |
Böylece enerjilerini sonrası için saklayabilirler. | Open Subtitles | لذا يوفر هذا الحيوان طاقته لوقت لاحق |
Onları sonrası için nasıl soğutacağını söyleyip güldü. | Open Subtitles | وضحكت كيف أنّها ستضعها جانباً لوقت لاحق |
Çılgın gibi davranıyorsun. Daha sonrası için seni kurtaracağım. | Open Subtitles | تتصرّفين كالمجنونة سأوفّرها لوقت لاحق |
Bunlar şimdilik siz de kalsın daha sonra alırım. | Open Subtitles | سأحتاج مِنك وثيقة الميلاد لاحقاً. وإحتفظ بوثيقة الرصيد المصرفي. إذاً سأحتفظ بكلاهما لوقت لاحق. |
Önce vur ve soruları daha sonra sor, çünkü sözel tartışmanın aksine orada kan akmadı. | Open Subtitles | لندع طرح الأسئلة لوقت لاحق من خلال طريقة نطقه يبدو انه لايريد سفك الدماء |
Bak, eger daha sonraya masa ayirtmak istersen.. Olur. | Open Subtitles | إسمع, إن أردتَ أن تحجز طاولة لوقت لاحق فلا بأس |
Çok hoş. Rezervasyonu daha sonraya sakla. | Open Subtitles | جميل، أترك هذا الإختيار لوقت لاحق |
Hislerini sonraya sakla, dostum. | Open Subtitles | دع المشاعر لوقت لاحق ، يا صديقى |