İltica eden, mülteci tanımını karşıladığını kanıtlamak için ABD'de bir süreçten geçer. | TED | ببساطة طالب اللجوء يُمثل شخصاً يسير في العملية في الولايات المتحدة ليثبتوا أنهم لاجئين. |
Arkadaşları onu yarın gece buraya getirecekler vampir olmadığımı kanıtlamak için. | Open Subtitles | سيحضره اصدقاءه غدا ليلا ليثبتوا له انني لست مصاص للدماء |
İki rehine demek, ciddi olduklarını kanıtlamak için birini öldürebilirler demek. | Open Subtitles | رهينتين تعني بأنهم يستطيعون قتل أحدهم ليثبتوا لنا نقطتهم. |
Ama sence de onlara kendilerini kanıtlamaları için bir şans veremez miyiz? | Open Subtitles | لكن ألا تعتقدي أنه الأحرى بنا أن نعطيهم فرصة ليثبتوا أنفسهم ؟ |
Bazı kadınlar müşterilerinden polis olmadıklarını kanıtlamaları için aletlerini çıkarmalarını ister. | Open Subtitles | بعض النساء لديهم زبائن يظهرون قذارتهم فقط ليثبتوا انهم ليسوا شرطة |
Çünkü şu anda Gazze'yi yöneten Hamas İsrail devletinin varlığı kabul etmeyi reddetmekle kalmıyor bunu kanıtlamak için ülkeye roket fırlatmaya devam ediyor. | Open Subtitles | لأن حماس التي تحكم غزة الآن ليس فقط لا تعترف بوجود اسرائيل بل يطلقون الصواريخ علينا ليثبتوا عدم اعترافهم بنا |
Sokaktaki insanlar taşaklı olduklarını kanıtlamak için para verip çarpılıyorlar. | Open Subtitles | والناس في الشارع يدفعون لكِ لتصعقيهم ليثبتوا شجاعتهم. |
- Yatak odana girebileceklerini kanıtlamak için. | Open Subtitles | - ليثبتوا إليك انهم يستطيعوا أن يدخلوا غرفة نومك. |
Bunu kanıtlamak için bu simgeyi mi yapmışlar? | Open Subtitles | وهم احرقوا هذا الرمز ليثبتوا ذلك؟ |
Tüm hayatlarını boşa harcamadıklarını kanıtlamak için geçmişten esintiler arıyorlar. | Open Subtitles | يبعثرون في ماضيهم باحثين عن شيء ليثبتوا |
Amerikalılar, Schweinfurt konusundaki haklılıklarını kanıtlamak için, geri gelmek zorundaydı. | Open Subtitles | ليثبتوا وجهة نظرهم وراء ... (إختيار (شفايـنـفـورت توجب على الأمريكان ... أن يعيدوا الكره مرةً أخرى |
Sadakatlerini kanıtlamaları için müritlerini işledikleri cinayetlerle sınıyordu. | Open Subtitles | كان يختبر متّبعيه بقتلهم ليثبتوا ولائهم له |
Şövalyelere kendilerini kanıtlamaları için fırsat vermem gerekiyordu. | Open Subtitles | - يجب أن نعطي فرساننا الفرصة ليثبتوا أنفسهم - |