Seni sevecek sana güvenecek seni cesaretlendirecek hiç kimse yoktu. | Open Subtitles | لا أحد ليحبك وليثق بك أو ليشجعك |
Seni sevecek birini bulmalısın. | Open Subtitles | انتي ستجدي شخص ما ليحبك ويهتم بك |
Eğer Ben seni sevecek kadar zeki biri değilse ve artık burada kalmak istemezsen yarın seni Ada'ya kendim götüreceğim. | Open Subtitles | إذَا ((بن)) ليست ذكياً بما فيه الكفاية ليحبك بعدها لا يمكنك البقاء هنا ليوم آخر سأعيدك غداً بنفسي لهناك |
Sözleriniz ve hareketlerinizle, Kral'ın sizi sevmesini sağlayıp, Francis Dereham ile olan sözünüzü gizleyerek, Kral'ın sizden doğması mümkün çocuklarının kanuni durumunu riske attınız. | Open Subtitles | مع عدة أشخاص لقد قدت الملك بالكلمات والايماءات ليحبك كما أن إخفاءك لعقدك مع فرنسيس ديرهام |
- Katherine Howard, sözleriniz ve hareketlerinizle, Kral'ın sizi sevmesini sağlayıp, Francis Dereham ile olan sözünüzü gizlediniz evliliğinizden sonra Dereham'ı üst mevkiilere getirirken, aynı zamanda Thomas Culpepper'ı, sizinle cinsel ilişkiye girmeye teşvik edip, onu, Kral'dan daha çok sevdiğinizi söylediniz. | Open Subtitles | -كاثرين هاوارد لقد قدت الملك بالكلمات والايماءات ليحبك كما أن إخفيت عقدك مع فرنسيس ديرهام |