Mavi yakali, Irlandaki Katolik Babasi olan, cok fazla icen, ve ailesini destekleyecek nerdeyse yetecek kadar para kazanan birisin. | Open Subtitles | من ذوي الياقات الزرقاء أب إيرلندي كاثالوكي يشرب كثيراً وبالكاد يجني المال ليدعم عائلته |
Birincisi, hikayemi destekleyecek bir polise ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أولاً، إحتجت الى شرطى ليدعم حجة غيابى |
Bunu destekleyecek bilimsel bir kanıt yok, baba. | Open Subtitles | لا يوجد دليل علمي ليدعم ذلك القول,أبي |
Hikayenizi desteklemek için hiçbir ispatınız yok. | Open Subtitles | انت تعترفى بأنه لا يوجد دليل علمى ليدعم قصتك؟ |
Yine de senin atadığın birini kovdu. Bunu desteklemek kişilik ister. | Open Subtitles | وعندما طرد ، لابد من وجود شخص ليدعم مكانه |
Bu yüzden, terfi başvurunu desteklemek amacıyla sunmak istediğin bir şey varsa Çarşamba gününe kadar getirmen gerek. | Open Subtitles | لذا لو كان هناك أيّ شيء تريد أن تقدّمه ليدعم طلبك لتولّي المنصب، سنحتاجه بحلول يوم الأربعاء. |
Hikayeni destekleyecek bir kanıt yok. | Open Subtitles | لا يوجد أي دليل ليدعم روايتك. |
Savunmamızı destekleyecek fiziksel bir kanıt yok. | Open Subtitles | لا يوجد دليل مادي ليدعم دفاعه |
destekleyecek tek kanıt olmamasına rağmen. | Open Subtitles | حتى وإن كان لا يوجد حتى دليل... -واحد ليدعم ما يقوله؟ |
Darvincileri desteklemek için çılgın varsayımlarda bulundu. | Open Subtitles | أنه يكشف الإفتراضات البريّة المعمولة من قبل الداروينيون ليدعم نظريتهم. |
Bıçak kütüğün etrafını saran ipi desteklemek için kullanılmış. | Open Subtitles | السكين كان يستخدم ليدعم الحبل حول الجذع |
Talihsiz bir bağ bizim için belki, ama bu bana özellikle Orta Doğu kökenli komedyenler olmak üzere dünyadaki bütün komedyenleri desteklemek için son on yıl boyunca yorulmadan çalışan bir kişiye teşekkür etmek isteyeceğimizi hatırlattı. | TED | مع ان هذا تشبيه غير مناسب بالنسبة لنا ، ربما، و لكنه يذكرني أننا يجب ان نشكر رجلا واحداً، عمل طوال العقد الماضي، دون كلل ليدعم الكوميديين في جميع أنحاء العالم، و لا سيما الكوميديين ذوي الاصول الشرق اوسطية. |
Dinle, annenle, Ezra'nın oğlunu desteklemek için bir yolun bulunması gerektiğinin farkındayız. | Open Subtitles | أسمعي أنا و والدتك نعرف أن (أيزرا) يجب أن يجد وسيلة ليدعم أبنه |
Belki de Wilcox, davasını desteklemek için kanıt üretiyordur. | Open Subtitles | قد يكون (ويلكوكس) هو من لفق الدليل ليدعم قضيته |