Aleyhine olan bütün kanıtların aksine, ilk kez halk içine çıkmıyorum. | Open Subtitles | كل الأدلة على نقيض ذلك، هذه ليست أول مرة لي علناً |
Yani, bir gemide olmak ilk kez olan bir şey değil. | TED | إذن أن تكون القناة على سفينة فهي ليست أول مرة. |
Kusura bakma baba ama Maris ilk. kez böyle bencil davranmıyor ki. | Open Subtitles | أنا آسف أبي لكنها ليست أول مرة نشهد سلوكها الأناني |
Dahası, bu ilk defa olmuyor. | Open Subtitles | كما أنها ليست أول مرة تتعرض فيها للإغتصاب |
Bir gecede iki kız tarafından rezil edildim... ve ne yazık ki ilk defa, olmuyor. | Open Subtitles | لقد هجرتني فتاتان في الليلة نفسها ولسوء الحظ, هذه ليست أول مرة يحصل فيها هذا الأمر |
Bu, tarihte bir ilk değil; teknolojinin insan yaratıcılığını artırdığı ilk sefer değil. | TED | وهذه ليست أول مرة في التاريخ زادت التكنولوجيا فيها من إبداع الإنسان. |
Kimse senin gibi delilik yapmaz Ama bu ilk kez değildi | Open Subtitles | لا أحد مجنون مثلك هذه ليست أول مرة أتعرض للموت |
Bir internet ilişkisine başlamak için benimle yalandan birlikte olan biri ilk kez olmuyor. | Open Subtitles | وهذه ليست أول مرة ينتحل فيها احد شخصيتي ليبدأ علاقة عبر الإنترنت |
İlk kez ava çıkmıyorum. | Open Subtitles | هذه ليست أول مرة أخرج فيها للصيد، أتعلم؟ |
Evet.Ama başım ilk kez, ...belaya bulaşmıyordu. | Open Subtitles | أجل, لكنها ليست أول مرة لقد وقعتُ بمشكلة صغيرة لكنها كانت راضية |
İlk kez olmasına rağmen güzeldi. İlk kez motor sürmüyorum. | Open Subtitles | كان جيدا للمرة الأولى، ليست أول مرة أركبُها |
Aslında bunu ilk kez söylemiyorum. | Open Subtitles | في الواقع، هذه ليست أول مرة أقول فيها هذا. |
Bu ilk defa olmuyor. Sadece en hızlısıydı. | Open Subtitles | هذه ليست أول مرة يحدث فيها هذا ولكن هذه المرة كانت أسرعهم |
İlk defa karın ağrısı çekmediğini biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف أن هذه ليست أول مرة تعاني من ألم بطني |
Evet, pekala, bu ilk defa olmuyor, ve eminim son defa da değildir. | Open Subtitles | حسناً, هذه ليست أول مرة وأنا متأكد بأنها لن تكون الأخيرة |
bunu ilk defa duymuyorum , tabi iltifat olarak değil . | Open Subtitles | ليست أول مرة أسمع ذلك ولكن لم اسمعه كمجاملة |
İlk defa insan öldürmüyorlar, bu son da olmayacak. | Open Subtitles | إنها ليست أول مرة يقتلون فيها أناس ولن تكون الأخيرة. |
Arkasından emirlere karşı gelmişsin. Ve bu ilk değil. | Open Subtitles | ثم أفسدت ذلك بمخالفة الأوامر وهذة ليست أول مرة |
Olacağım dediğin yerde olmayışınız ilk değil. | Open Subtitles | هذه ليست أول مرة تكونين في مكان غير ما قلتيه |
Ve bu ilk kez değildi., Larry. Birkaç gündür senin fotoğraflarını çekiyorum. | Open Subtitles | "هذه ليست أول مرة أفعل ذلك يا "لارى |
Onun bizim işlerimizi bozması ilk kez olmuyor. | Open Subtitles | هذه ليست أول مرة يقبضوا علينا هـكذا |