Biliyorum biraz sevimsiz biri ama o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | أنظري، أعلم بأنّها بغيضة لكن، تعرفين، أنها ليست بذلك السوء |
- O kadar da kötü değil. | Open Subtitles | لكنها المرّة الاولى التي افوز فيها بشيء ما انّها ليست بذلك السوء |
Tamam, peki, aslında o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | حسنا , لا بأس , أتعلمين ؟ ليست بذلك السوء |
Hayatım anlamsız geliyor. Aslında o kadar kötü değil. | Open Subtitles | حياتي لا تتجيه لاي مكان ولكنها مع ذلك ليست بذلك السوء |
Biliyor musun Dianne, sıradan hayat sıkıcı olsa da o kadar kötü değil. | Open Subtitles | ديان) رغم كلّ الملل الموجود في الحياة) الطبيعية، إلا أنّها ليست بذلك السوء |
Çok kötü değil, aslında. Birkaçı kritik ama genel olarak kesik ve ezik var. | Open Subtitles | ليست بذلك السوء, في الواقع, البعض منها خطير, و الغالبية بين جروح و رضوض |
Oh,O kadar da kötü değildir. | Open Subtitles | الان ,هي ليست بذلك السوء عندما تتعرف على المهام |
Hayır, gerçekten kar fırtınası o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | كلا, إن العاصفة الثلجيّة ليست بذلك السوء, ثقي بي. |
Enfeksiyonunu kontrol ettim, o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | تفحصت عدواه, إنها ليست بذلك السوء |
O kadar da kötü değil. | Open Subtitles | اتعلمين ؟ انها ليست بذلك السوء |
"O kadar da kötü değil"den kastın dişlerimin bir oraya bir buraya uzamasıysa öyle cidden. | Open Subtitles | أجل، إذا كنت تعني " ليست بذلك السوء" سن في اتجاه والثاني في الاتجاه الآخر.. |
- Yapmayın, Crickett o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | اوه هيا جميعاً كريكت ليست بذلك السوء |
Çok güzel. Hafıza o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | هذا جيد جداً الذاكرة ليست بذلك السوء |
O kadar da kötü değil oğlum ya. Hiç değilse Sampson çıkmamış. | Open Subtitles | ليست بذلك السوء على الأقل ليس لديك (سامبسون) |
Geraint Wyn Cooper, Kategori 1'e konulmuş ama yemin ederim ki, durumu o kadar kötü değil. | Open Subtitles | " قراينت وين كوبر " استبدل للفئة الأولى لكن حالته ليست بذلك السوء أقسم لك |
Ama mağlup olmaktaki tekme o kadar kötü değil. | Open Subtitles | لكن الإثارة في الخسارة ليست بذلك السوء |
o kadar kötü değil. | Open Subtitles | إنها ليست بذلك السوء |
Çok kötü değil. Çok kötü değil. | Open Subtitles | ليست بذلك السوء. |
- Çok kötü değil. | Open Subtitles | .انها ليست بذلك السوء |
O bir alkolik ama o kadar da kötü değildir. | Open Subtitles | إنها معاقرة للخمر. لكنها ليست بذلك السوء. |
Ona kel uzun saçlı denir, o kadar da kötü değildir. | Open Subtitles | تدعى باروكة وهي ليست بذلك السوء |