Ama sorun şu ki, babam sahip olduğum tek baba değil | TED | ولكن المشكلة هي، والدي ليس الأب الوحيد لدى. |
Artık baba değil. Yeni baba, Babafingo. | Open Subtitles | ليس الأب بعد الان , الأب الاكبر هو الجديد |
Hayır, hayır, baba değil. Baba olayı çok defa yapıldı | Open Subtitles | لا ليس الأب قصة البحث عن الأب إستهلكت |
Haksızlık bu. Bu oğlu babası değil ki." | TED | هذا ليس عدلاً. انه الأبن و ليس الأب |
Ve şimdi hamileyim. Rhys bebeğin babası değil. | Open Subtitles | أنا حُبلى وريس ليس الأب |
Lane Bradley, Kim'in biyolojik babası değil. | Open Subtitles | -لين برادلي) ليس الأب الحقيقيّ لـ(كيم) ). |
Hayır, hayır, baba değil. Baba olayı çok defa yapıldı. | Open Subtitles | لا ليس الأب إستهلكت قصة البحث عن الأب |
Ve Evan Peters baba değil mi? Değil. | Open Subtitles | و " إيفان بيتر " ليس الأب - لا - |
Hiçbir şekilde babası değil. | Open Subtitles | ليس الأب هنالك فرق شاسع |
- Richard, babası değil. | Open Subtitles | -ريتشارد) ليس الأب) |
Maury Povich tarafından "babası değil". | Open Subtitles | ليس الأب" من قبل (موري بوفج)" |
Lane, Kim'in babası değil. | Open Subtitles | -لين) ليس الأب) . |