"ليس بأمان" - Traduction Arabe en Turc

• güvende değil
• güvenli değil
• güvende olmaz

Sen ve ben gayet iyi biliyoruz ki babam olduğu sürece dünya güvende değil.
و كلانا يعرف أن العالم ليس بأمان و والدك فيه

O piç hiçbir yerde güvende değil artık.
ليس بأمان أينما كان

Talia eğitim binamıza girebiliyorsa, Ajan 11 güvende değil demektir.
إذا كان باستطاعة ( تاليا ) الدخول إلى مكان التدريب فهذا يعني أن العميل 11 ليس بأمان هنا

Siz... bir savaş alanına gidemezsiniz, güvenli değil.
أنت ... . أنت لا تستطيع الذهاب إلى ساحة المعركة هو ليس بأمان

Geri gel! Orası güvenli değil.
عُد، إنه ليس بأمان هناك

Anlamıyorum. Yetişkin biri tavan odasında yaşıyor. Orada güvende olmaz.
لا أهتم بما تقولين ، لا يمكن لرجل عاقل أن يعيش في العلية ، إنها ليس بأمان هناك

Linderman hayatlarımıza sahip oldukça Micah güvende değil. Sen etrafta olduğun sürece.
هو ليس بأمان طالما (ليندرمان) يتحكم فينا

Burada güvende değil.
أنه ليس بأمان هنا.

Kardeşimin ona borcu var. Çocuk burada güvende değil.
أخي مدين له وهو ليس بأمان هنا

Isaac güvende değil. Hala Reiden'ın gözetiminde.
(أيزيك) ليس بأمان لا يزال في عهدة (رايدن)

Isaac güvende değil. Isaac'ın bulmak zorundayız.
‫(آيزاك) ليس بأمان ‫فعلينا أن نبحث عن (آيزاك)

güvende değil!
! إنه ليس بأمان

- O hâlde güvende değil.
-اذاً انه ليس بأمان

- Onun yanında güvende değil. - Jemma...
هو ليس بأمان معها - " جيما" -

Senin için güvenli değil.
أنه ليس بأمان لك

Öyleyiz, güvenli değil mi?
نحن ليس بأمان ، أليس كذلك ؟

Henry haklı. Böyle ortalıkta güvenli değil.
-إنّه محقّ، ليس بأمان في مكان مكشوف

Sssh, geri gel! It Orada güvenli değil. Hı.
عُد، إنه ليس بأمان هناك

- Burası güvenli değil.
! هنّا بالأعلى ليس بأمان