"ليس بالداخل" - Traduction Arabe en Turc

• içeride değil
• Burada değil
• İçerde değil
• Orada yok
• orada olmadığını

Bir şey kesin, İçeride değil.
هناك شئ أكيد إنه ليس بالداخل إذن ، يجب أن يكون بالخارج

Hayır, içeride değil, bir terslik çıkarsa diye riski göze alamadık.
كّلا , ليس بالداخل لا يمكن أنْ نخاطر بذلك في حال كانت هناك مشكلة

"Oh, şey, sanırım içeride değil."
حسنا, أنا أعتقد أنه ليس بالداخل

Şuan Burada değil.
هو في الحقيقة ليس بالداخل حالياً

Üzgünüm, müdür şu an Burada değil.
عذرا المدير ليس بالداخل في الوقت الحالي

İçerde değil.
انه ليس بالداخل

- Orada yok.
إنّه ليس بالداخل

Hanımefendi, az önce size orada olmadığını söyledim.
- يا سيدة، لقد أخبرتك إنه ليس بالداخل -

Görünüşe göre içeride değil, gidelim.
يبدو انه ليس بالداخل ، فلنغادر.

- İçeride değil, değil mi?
أنحن متأكدين إنه ليس بالداخل هناك؟

İçeride değil.
إنّه ليس بالداخل.

O içeride değil.
انه .. انه ليس بالداخل

- İçeride değil efendim.
-إنه ليس بالداخل يا سيدى

Muhtemelen içeride değil.
هو على الأغلب ليس بالداخل .

- Genç Rory içeride değil.
-روري) الصغير ليس بالداخل)

Beyler, Burada değil.
يا رفاق , إنه ليس بالداخل

Burada değil.
انه ليس بالداخل

- Burada değil.
-إنه ليس بالداخل

- Selam. Endişelenme, George Michael içerde değil.
لاتقلق, (جورج مايكل), ليس بالداخل هؤلاء فتية حمقى

Lütfen bana Millicent'ın da orada olmadığını söyleyin. Hayır.
رجاءً أخبريني أن (ميلسنت) ليس بالداخل أيضاً