Biliyorsun, şu ana kadar hiç düşünmemiştim, ama o kadar da kötü değil, değil mi? | Open Subtitles | أتعلمين؟ لا يمكنني القول بأنني فكرت بذلك قبل الآن، ولكن.. إنّه ليس بسيء جيّداً.. |
kötü değil, ama sizin için planladığım şeyleri bekleyin ve görün. | Open Subtitles | ليس بسيء لكن انتظروا حتى تروا ماذا قد خططت |
O kadar kötü değil. | Open Subtitles | الأمر ليس بسيء لهذه الدرجة ستكون بخير.. |
Fena değil ama çocuklar gerçekten paketten çıkan ödülleri seviyor. | Open Subtitles | حسنًا، هذا ليس بسيء لكن الأطفال إنهم يحبون تلك الهدايا عندما تأتي في تلك الصناديق الخاصة |
- Sıfırdan başlayan iki insan için hiç Fena değil. | Open Subtitles | .أتفقٌ معك هذا أمرٌ ليس بسيء .لأناسٍ قد أتوا من العدم |
- Fena değil. | Open Subtitles | ليس بسيء، ليس بسيء على الاطلاق |
Avukatın kötü değil ama aleyhindeki delili gördüm. | Open Subtitles | محاميك ليس بسيء لكني رايت الادلة ضدك |
Bir suçluyla birlikte olmak o kadar da kötü değil ha? | Open Subtitles | ليس بسيء وجود مجرم هنا الان؟ |
Bak, o kadar da kötü değil durum. | Open Subtitles | انظري،هذا ليس بسيء |
Hayır, o kadar kötü değil. | Open Subtitles | لا إنّه ليس بسيء جيّداً. |
kötü değil. kötü değil. | Open Subtitles | ليس بسيء ليس بسيء |
Aslında bu o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | ذلك ليس بسيء فعلاً |
O kadar da kötü değil. | Open Subtitles | إنه ليس بسيء أبداً. |
Diğerleri kadar kötü değil. | Open Subtitles | ليس بسيء كما هو حالهم |
Fena değil. Peki ya sen? | Open Subtitles | ليس بسيء , ماذا عنك ؟ |
Hiç Fena değil. | Open Subtitles | ليس بسيء اعلم ذلك |
Fena değil. Kalkışa hazırız. | Open Subtitles | ليس بسيء ، يمكنكم الإطلاق |
Bizim delikanlı hiç Fena değil. | Open Subtitles | الشاب ليس بسيء. |
Fena değil ... Hazır ol! | Open Subtitles | ليس بسيء ، استديروا |
Fena değil. | Open Subtitles | ليس بسيء |