"ليس حقيقياً" - Traduction Arabe en Turc

    • gerçek değil
        
    • doğru değil
        
    • gerçek olmadığını
        
    • gerçek değildir
        
    • gerçek olamaz
        
    • gerçek olmayan
        
    • gerçek degil
        
    • doğru olamaz
        
    • gerçek değildi
        
    • Gerçek olmadığı
        
    • doğru olmadığını
        
    Her şey yoluna girecek hayatım. Her ne görüyorsan, bil ki gerçek değil. Open Subtitles الأمور ستكون بخير يا حلوتي أيّا كان هذا فهو ليس حقيقياً أتتذكرين ؟
    gerçek değil biliyorsun. Open Subtitles . يا إيموجين ، أيها الشئ السخيف العجوز . تعلمين أن ذلك ليس حقيقياً
    Havyar üssü gerçek değil, sadece uydurma bir savaş oyunu senaryosu. -Gerçek değil. Open Subtitles ـ كافيار سويت ـ ليس حقيقياً بل هو مجرد لعبة حرب خيالية خطط لها بعض العلماء إنها ليست حقيقية
    İyi de, bu doğru değil, ve onlara düşündüklerini vermeyeceğim. Open Subtitles ‫حسناً، هذا ليس حقيقياً, ‫ولا أملك أن أجعلهم يفكرون بذلك.
    - Yapamam. - Bu da doğru değil. Open Subtitles لا أستطيع لا , أتري , هذا ليس حقيقياً تماماً
    Silahı bana ver! Zaten gerçek değil. Open Subtitles أعطني المسدس إنه ليس حقيقياً على أية حال
    - Bu gerçek olduğunu, farklıdır. - Ve bu gerçek değil mi? Open Subtitles هذا مختل ، هذا حقيقي و هذا ليس حقيقياً ؟
    Havyar harekatı bir senaryo gerçek değil. Bilim adamlarının geliştirdiği kurgusal bir savaş senaryosu bir tür taktiksel beyin fırtınası. gerçek değil. Open Subtitles ـ كافيار سويت ـ ليس حقيقياً بل هو مجرد لعبة حرب خيالية خطط لها بعض العلماء إنها ليست حقيقية
    Ekonomi gerçek değil, gerçek olan bu. Open Subtitles الاقتصاد ليس حقيقياً, لكن الآن أصبح حقيقة.
    Haklısın, haklısın. İmkansız, çünkü gerçek değil. Open Subtitles لا ، معك حق ، معك حق ، ذلك ليس مستحيلاً ، لأنه ليس حقيقياً
    Bu gerçek değil. gerçek değil. Open Subtitles ‫إنهُ ليس حقيقياً إنهُ ليس ‫حقيقياً إنهُ ليس حقيقياً
    gerçek değil yahu! Şey... Hayalet kaşıması. Open Subtitles إنه ليس حقيقياً يا رجل هي مجرد حكه شبحيه
    Kötü bir şey görürsen gerçek değil, sadece kafanda. Open Subtitles إذا رأيت شئ سئ فهو ليس حقيقياً إنه فى رأسكِ فحسب.
    Kötü bir şey görürsen gerçek değil, sadece kafanda. Open Subtitles إذا رأيت شئ سئ فهو ليس حقيقياً إنه فى رأسكِ فحسب.
    Buna inanabiliyor musun? Bu hiç de doğru değil, Bay Muggles. Open Subtitles هذا ليس حقيقياً , إنه كالكعك الفاسد هذه حقيقته
    Bu doğru değil. O dişileri kendine çeken tatlı bir erkek, aynen öyle. Open Subtitles هذا ليس حقيقياً , إنه كالكعك الفاسد هذه حقيقته
    doğru değil. Benliğinle gurur duyuyorsun. Open Subtitles ان هذا ليس حقيقياً انك فخوراً بذاتك
    Lütfen gel. Sakin ol ve kıza bunun gerçek olmadığını söyle. Bir de onu sevdiğimi. Open Subtitles اصغي، انت بحاجة لأن تهدأي وتخبريها بأن ذلك ليس حقيقياً و أنني أحبها
    Eğer bu kadar eminsen, gerçek değildir, o zaman butona basmayı bırak. Open Subtitles لو انك متأكد تماماً انة ليس حقيقياً لا تضغط علية اذن
    Buraya gelmem gerekiyordu. Bu gerçek olamaz. Open Subtitles كان يجب أن آتي هنا هذا ليس حقيقياً
    İlk önce gerçek olmayan bir hayalet şimdi de Koca ayak mı? Open Subtitles أولاً هناك شبح ليس حقيقياً و الآن ذو القدم الضخمة؟
    Onlar gerçek degil. Open Subtitles هذا ليس حقيقياً
    Kesinlikle doğru olamaz. Bunu sende biliyorsun anne. Open Subtitles هذا بالتأكيد ليس حقيقياً أنت تعرفين ذلك أيضاً يا أمي
    Bu hiçbir zaman gerçek değildi. Senin için sadece bir oyun. Open Subtitles إن هذا ليس حقيقياً لك، إنها لعبةٌ بالنسبة لك.
    Birinin kuyruğunun olması onun Gerçek olmadığı anlamına mı geliyor? Open Subtitles فقط لإن شخصاً ما لديه ذيل فهذا لا يعني انه ليس حقيقياً
    Bunun doğru olmadığını biliyoruz. İçinde işe yarar bir şeyler olabilir. Open Subtitles صرنا نعرف الآن أن هذا ليس حقيقياً ربما يكون هنا شئ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus