- Kadınlarla arası iyi olan benim. - Bu bir telefon numarası değil. | Open Subtitles | و انا هو من يجيد التعامل مع النساء إنه ليس رقم هاتف |
Bu Paige'in numarası değil... yani, oldukça büyük bir eroin kaynağı olsa bile, sanırım işin tamamını O yürütmüyor. | Open Subtitles | هذا ليس رقم بيج بالرغم من ان لديها كميات كبيرة من الهيروين أعتقد نحن يمكن أن نفترض انها ليست كل شيء |
Bulduğun numara, telefon numarası değil. Onlar gerekli numaralar. | Open Subtitles | ذلك الرقم الذي عثرت عليه ليس رقم هاتف إنه مفتاح الجواب |
Tam bir yuvarlak sayı değil ama ben lafı çevirmeyi sevmem. | Open Subtitles | انه ليس رقم جولة لكني لا أخادع ابدا |
27 numara değil, Lee Soo Yeon dedi. | Open Subtitles | ليس رقم 27 وانما لى سو يون |
- Bu gerçek bir içki üreticisi lisans numarası değil. | Open Subtitles | هذا ليس رقم رخصة التصنيع الحقيقي. |
- Bu bir telefon numarası değil. | Open Subtitles | إنه ليس رقم هاتف |
Bu bir telefon numarası değil. | Open Subtitles | إنّه ليس رقم هاتف. |
- Sosyal güvenlik numarası değil. | Open Subtitles | هذا ليس رقم ضمان أجتماعي |
- Bu onun sicil numarası değil. - Russell Jeter. | Open Subtitles | ليس رقم بطاقة هويته - (راسل جيتر) - |
- Telefon numarası değil. | Open Subtitles | ليس رقم هاتف. |
Bu bir sayı değil. | Open Subtitles | ذلك ليس رقم. |
Brown bir sayı değil. | Open Subtitles | بني ليس رقم |