Büyü değil. Hava bükme. Uçurtmamın etrafındaki havayı bükerek uçmamı sağlıyor. | Open Subtitles | ليس سحراً, بل إخضاع الهواء, يمكنني من التحكم بالهواء من حولي. |
Büyü değil. Kimya. Bu kadar yavaş olmasından anlaşılabilir. | Open Subtitles | إنه ليس سحراً , إنها الكمياء بإمكانك معرفة ذلك بمدي بطء ذلك |
Şey, bu gerçekten bir Büyü değil, Komiser. | Open Subtitles | لكن هذا ليس سحراً بالضبط ملازم |
sihir değil ama tecrübe isteyen bir iş. | Open Subtitles | ليس سحراً, لكنه يتطلب خبرة لتقوم به صحيحاً. |
sihir değil ama öyle de sayılır. | Open Subtitles | إنه ليس سحراً ولكنه قد يكون كذلك |
Bu sihir falan değil, Jason. Kuralları öğrenmen gerekiyor. | Open Subtitles | (هذا ليس سحراً يا (جايسن عليك تعلّم حبال المهنة |
Fenolftalein, sihirli değildir. İndikatördür ve tepkimeye... | Open Subtitles | كلاّ، الفينول فيثالين ليس سحراً |
Büyü değil. | Open Subtitles | إنه ليس سحراً , لا يمكن أن يكون |
Hayır, bu şey kara Büyü değil. | Open Subtitles | .لا،ها هو الامر. انه ليس سحراً أسوداً |
Bu Büyü değil. Aslında bu çok daha iyi bir şey. | Open Subtitles | ليس سحراً الحقيقة أنّه شيءٌ أفضل بكثير... |
Bu gece yapacağım büyü modern Büyü değil. | Open Subtitles | السحر الذى سأقوم به الليلة ليس... سحراً حديثاً. |
- Büyü değil bu. | Open Subtitles | إنهُ ليس سحراً - ربما ليس كذلك - |
Bu gerçekten Büyü değil, değil mi? | Open Subtitles | هذا ليس سحراً ، أليس كذلك ؟ |
Büyü değil, bilim. | Open Subtitles | إنه ليس سحراً ، إنه علم |
O sihir değil Tommy. | Open Subtitles | انه ليس سحراً يا تومي |
sihir değil bu anne. | Open Subtitles | ليس سحراً يا أمى |
Oh, bilirsin, sihir değil. | Open Subtitles | أتعلمين، ليس سحراً |
Çünkü o hakiki sihir değil. | Open Subtitles | -لأنّه ليس سحراً حقيقيّاً |
Bu sihir değil. | Open Subtitles | إنه ليس سحراً |
- Hayır. sihir değil. | Open Subtitles | ليس سحراً |
Senin yaptığın sihir falan değil.. | Open Subtitles | ما تقوم به ليس سحراً |
-Hayat sihirli değildir Anne. | Open Subtitles | الحياة ليس سحراً يا "آن". -أعرف . |