"ليس عنده" - Traduction Arabe en Turc

    • yok
        
    • hiç
        
    • yoktur
        
    Çünkü benim sana söylediğimi ona söyleyecek kimsesi yok onun. Open Subtitles لكن ليس عنده من يقول له مثل مااقوله لك الان
    Nefes alır... terler, hatta kanı bile akar fakat tam burada, tam şimdi ne olduğu hakkında hiçbir fikri yok. Open Subtitles يعرق، ينزف لكن هنا، الآن يبدو انه ليس عنده فكرة
    O bizden çok daha zengin ve çocuğu yok. Kızım evlendi! Open Subtitles إنه أغنى منا بكثير و ليس عنده أطفال، تزوجت ابنتي
    Eğer tek başınaysan, kaldıracak hiç kimse yoktur.. Open Subtitles لكن أشفق على الوحيد الذي ليس عنده أحداً ليساعده
    Şimdi, Antonio, onun böyle bir şey söyleyecek hiç kimsesi yok. Open Subtitles الآن، أنطونيو، ليس عنده اي احد ليتكلم معه في مثل هذه الاشياء
    Evet ve ayrıca evinde hiç yemek olmuyor. Open Subtitles نعم، بالإضافة أنه ليس عنده أي نوع من الأطعمة
    O bizden çok daha zengin ve çocuğu yok. Kızım evlendi! Open Subtitles إنه أغنى منا بكثير و ليس عنده أطفال، تزوجت ابنتي
    Hapishane de saklanabilir, nasılsa gidecek bir yeri yok. Open Subtitles أخفوه في السجن. ليس عنده مكان آخر يذهب اليه
    Hayır. Seni seviyor. Onun fazla hintli arkadaşları yok... Open Subtitles كلا انه يحبك ليس عنده الكثير من الأصدقاء الهنود
    Kestler'ın suç kaydı yok ama Chandler polis departmanının takibindeymiş. Open Subtitles اذن,كيسلر ليس عنده سجل جنائي لكنه أصبح تحت مراقبة قسم شرطة تشاندلر مؤخرا لماذا؟
    Onda numaram yok ve onun bendeki numarasında bir rakam eksikmiş ve onun ne olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles ليس عنده رقم هاتفي ورقمه عندي خطأ برقم واحد ولا أعرف أي واحد ماذا يفترض أن أفعل؟
    Hades Dai senin kadar büyük bir savaşçıya saldırmaktan hiç korku duymuyor. Open Subtitles هاديز داي - ليس عنده خوف من أن يهاجم محارب عظيم مثلكِ
    Ayının tekidir, hiç incelik yoktur. Open Subtitles انه لمتخلف، هذا الرجل. ليس عنده اسلوب.
    Hiçbir şeyi ve hiç kimsesi yok, anlıyor musun? Open Subtitles ليس عنده أي شيء.. أي أحد هل تفهم ؟
    Geçen yıl, siz ikiniz Joey'in hiç arkadaşı olmadığından yakınıp duruyordunuz. Open Subtitles العام الماضي, كان كلاكما يشكو من أن "جوي" ليس عنده أي أصدقاء.
    Evet. Kaçınız Oklahoma şehrine hiç gitmedi ve kim olduğum hakkında hiçbir fikri yok? (Gülme) Çoğunuz. Size biraz özgeçmiş anlatayım. TED نعم؟ كم واحد منكم لم يزر مدينة أوكلاهوما و ليس عنده فكرة عمن أكون؟ (ضحك) أغلبكم. دعني أعطيكم خلفية بسيطة.
    Çocuğun hiç arkadaşı yok. Open Subtitles الطفل ليس عنده اى صديق
    Politikacılara toleransı olmadığı gibi tahtta da gözü yoktur. Open Subtitles هو لا يحتمل السياسة و ليس عنده رغبة في العرش

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus