Beni, oğlumla ilgilenmemekle suçlamaya hiç hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لاتهامي بعدم عنايتي لابني |
Artık buraya gelmeye hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق ان تكون متواجداً هنا بعد الان |
Bunun sorumluluğunu bana yüklemeye hakkın yok. | Open Subtitles | . ليس لديك اي حق , لوضع كل هذا علي كاهني |
Buraya gelip böyle özel sorular sormaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لتأتي هنا وتسألني هذه الاسألة الشخصية |
O şapkayı takma hakkın yok! | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لارتداء تلك القبعة! |
Ben cemaatine ait değilim. Burada olmaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لتكون هنا |
Bunu okumaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق في ان تقرأي هذا . |
Sen, buna yapmaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لتقوم بهذا |
Beni yargılamaya hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق في الحكم علي |
Hiçbir şey söylemeye hakkın yok. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق فيه |
Bana laf söylemeye hakkın yok lan. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لتزعجني. |
Bana laf söylemeye hakkın yok lan. | Open Subtitles | ليس لديك اي حق لتزعجني. |