Burası senin evin değil ve korkarım burada kalamazsınız. | Open Subtitles | ، هذا ليس منزلك . أخشى أنه لا يمكنك البقاء هنا |
Burası senin evin değil! | Open Subtitles | هذا ليس منزلك أريدك أن تخرج مؤخرتك السوداء من منزلي |
Hayır, değil. Bu senin evin değil, o da senin karın değil. | Open Subtitles | لا ، إنه ليس كذلك ، إنه ليس منزلك و هى ليست زوجتك |
Artık burası senin evin değil ve uzak durmanı istiyorum. | Open Subtitles | هذا ليس منزلك بعد الآن أريد ان تبقى بعيداً |
- Önümüzdeki 24 saat boyunca Senin değil. | Open Subtitles | ليس منزلك فى الـ 24 ساعه القادمه |
Bu aslında sizin eviniz değil. | Open Subtitles | هذا ليس منزلك حقًا. |
Ama burası senin evin değil ki. | Open Subtitles | حسنا، نعم، باستثناء هذا ليس منزلك. |
Burası senin evin değil, kirasını bile ödeyemiyorsun. | Open Subtitles | هذا ليس منزلك لا يمكنك حتى دفع الايجار |
- Burası senin evin değil, adam, benim. | Open Subtitles | إنه ليس منزلك ،يا الرجل ، إنه منزلي |
Sevgili bayan, bu senin evin değil. | Open Subtitles | سيدتي العزيزة إنه ليس منزلك |
- Burası senin evin değil! - Benim evim! | Open Subtitles | هذا ليس منزلك منزلى |
Burası sadece senin evin değil. | Open Subtitles | ليس منزلك بمفردك |
Burası senin evin değil. | Open Subtitles | منزلك؟ هذا ليس منزلك |
Anne, burası senin evin değil. | Open Subtitles | أمى هذا ليس منزلك |
Burası senin evin değil. Linda'nın evi. | Open Subtitles | هذا ليس منزلك انه منزل " ليندا " |
Orası senin evin değil, Joleen. Erkek arkadaşının evi. | Open Subtitles | أنه ليس منزلك "جولين" أنه منزل صديقك |
Burası artık senin evin değil çünkü. | Open Subtitles | لأن هذا ليس منزلك بعد الان |
Burası senin evin değil. | Open Subtitles | نباتات منزلية? هذا ليس منزلك. |
- Ama madem ev Senin değil. | Open Subtitles | هذا طعام قطط جميل، لكن هذا ليس منزلك |
Senin değil, benim. | Open Subtitles | ليس منزلك بل ملكي |