"ليس منطقياً" - Traduction Arabe en Turc

    • hiç mantıklı değil
        
    • saçma
        
    • hiç mantıklı gelmiyor
        
    • anlamı yok
        
    • çok anlamsız
        
    • çok mantıksız
        
    • mantığı yok
        
    • anlam ifade etmiyor
        
    O gece kayıt yapmaya karar verişin hiç mantıklı değil. Open Subtitles قراركِ لتصوير فيديو في تلك الليلة ليس منطقياً على الإطلاق.
    hiç mantıklı değil. Bak bu işten sen kazanmak istemiyorsan tamam. Open Subtitles هذا ليس منطقياً إذا كنت لا ترغب بكسب الأموال , حسنٌ
    Bağış toplama etkinliğine onu davet etmen hiç mantıklı değil Open Subtitles ليس منطقياً بالنسبة لي قيامكِ بدعوتـه إلى حفل جمع التبرعات
    Hatta hala kurallar sistemi olan bir dünya bile nasıl mantıksız ve saçma kurallarının olması hiç önemli değil. Open Subtitles رغم ذلك، يبقى عالماً، ولا يزال نظاماً بقوانين مهما كان ليس منطقياً أو مناف للعقل، القوانين قد تكون كذلك
    Ki bu ceza çekmeye değer bir şey yapmadığı için hiç mantıklı gelmiyor. Open Subtitles الامر الذي ليس منطقياً لانه من الواضح أنه لم يفعل شيء يستحق العقاب عليه
    Darwin'ci açıdan bir anlamı yok. Open Subtitles هذا ليس منطقياً من وجهة نظر داروين
    Güzel, zarif bir kadın. hiç mantıklı değil. Open Subtitles إنها أمرأة أنيقة و جميلة هذا ليس منطقياً
    Yanlış taraf yanlış taraftır. hiç mantıklı değil. Open Subtitles الجانب الخاطئ يكون خاطئاً ليس منطقياً بالتأكيد
    Testi hiç karşı çıkmadan kabul etti. Eğer Sihirbaz oysa, hiç mantıklı değil. Open Subtitles لقد خاض الاختبار دون جدال ليس منطقياً أن يكون الفاعل
    - Hiç değil. Onu ilk muayene ettiğim hali düşünülürse, hiç mantıklı değil. Open Subtitles نعم, ذلك ليس منطقياً بالعودة للكشف الاول الذي قمت به له
    Çamaşır çantasıyla depoya gitmek hiç mantıklı değil. Open Subtitles ولكن الذهاب إلى المخزن بكيس مليء بالملابس ليس منطقياً
    Bu hiç mantıklı değil. Cole onu incitmeyeceğini söylemişti. Open Subtitles هذا ليس منطقياً فلقد قال "كول" بأنها لن يؤذيها
    hiç mantıklı değil. Her yerde naquadah var sanki. Open Subtitles هذا ليس منطقياً يبدو أن الـ"ناكواداه" في كل مكان
    hiç mantıklı değil. Bana mantıklı gelmiyor. Open Subtitles هذا ليس منطقياً هذا لا يبدو منطقياً لي
    Hayır. Bu hiç mantıklı değil. Nasıl bir çocuğun hayatına girerim ki? Open Subtitles هذا ليس منطقياً ، كيف أدخل في حياة طفلة
    Tropper'ın yanına Thompson ve Hornby'nin yanına Harrison'ı koymak hiç mantıklı değil. Open Subtitles (و (تروبر) إلى الجانب من (ثومبسون وأيضا (هورنبي) بجانب (هاريسون) ليس منطقياً
    Ama bu çok saçma. Su olmadan topraklar işe yaramaz. Open Subtitles هذا ليس منطقياً بدون المياه ستكون تلك الأراضي عديمة النفع
    Piper, bu hiç mantıklı gelmiyor. Open Subtitles بايبر، إنَّ هذا ليس منطقياً على الإطلاق
    sen ve Frank onu savunuyordunuz. Neden Frank'i öldürsün, anlamı yok. Open Subtitles أعتقدت أنك و "فرانك" تدافعون عنه لمَ يقتل هذا الرجل , هذا ليس منطقياً
    Hapishanede, sizi sakinleştirmek istedikleri zaman, "Kızgın Kutu" olarak bilinen bir yere koyarlar, çok anlamsız, ama birkaç vahşi suçluyu bir araya getirip kurallara uymalarını beklemek kadar değil. Open Subtitles ،في السجن عندما يريدون أن نهدأ يضعوننا في ما يدعونه بالصندوق الساخن وهذا ليس منطقياً
    Bu çok mantıksız. Çenene gereksiz işler yaptırıyorsun. Open Subtitles الأمر ليس منطقياً فهو عمل إضافي لا حاجة لفكيك له
    Vücudunuz bu enzimi, laktazı sütten kesildikten sonra, bebeklikten sonra neden üretsin, bunun bir mantığı yok. Open Subtitles لمَ سيقوم جسدم بخلق هذا الأنزيم لتقبّل فقط اللاكتوز بعد الفطام، بعد الطفولة؟ هذا ليس منطقياً.
    Bu kesinlikle hiçbir anlam ifade etmiyor. Open Subtitles -ذلك ليس منطقياً تماماً . -كلاّ، لقد فهمتُ تماماً.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus