"ليعيش مع" - Traduction Arabe en Turc

    • yaşamaya
        
    Austin'deki ailesinin yanından ayrıldı ve ablası Callie ile Avustralya'da, Sidney'de yaşamaya başladı. Open Subtitles ليعيش مع شقيقته كالي في سيدني، بأستراليا ثم يعود لفترة وجيزة إلى أوستن
    Kardeşim Kenai, Koda ve diğer ayılarla yaşamaya devam etti. Open Subtitles أخي كيناي ـ ـ ـ ذهب ليعيش مع كودا و الدببة الأخرى
    Kardeşim Kenai, Koda ve diğer ayılarla yaşamaya devam etti. Open Subtitles أخي كيناي ـ ـ ـ ذهب ليعيش مع كودا و الدببة الأخرى
    Neyse babası öldükten sonra zengin amcasıyla yaşamaya başlamış. Open Subtitles على أي حال، والده توفي ثم ذهب ليعيش مع خاله الغني
    Bu sırada, oğlum da ablamla yaşamaya gidecek. Open Subtitles وفي نفس الوقت,ان ابني سأرسله ليعيش مع اختي الكبيرة
    Ama görünüşe göre alkolik hemşire halasıyla yaşamaya gönderilmiş. Open Subtitles لكن يبدو انه تم ارساله بعيدا ليعيش مع عمته الممرضة مدمنة الكحول
    Teyzesiyle yaşamaya gönderebileceğimi düşünüyorum. Open Subtitles و أظن أني سأرسله ليعيش مع عمته
    Onu dedesi ve ninesiyle yaşamaya götürüyorum. Open Subtitles انا اخذة ليعيش مع جدتة
    Babası havalimanına götürdü. Anneannesi ile yaşamaya Florida'ya gidiyor. Open Subtitles والده أخذه إلى المطار، سينتقل إلى (فلوريدا) ليعيش مع جدّته
    James teyzesiyle yaşamaya gitti. Open Subtitles جيمس" ذهب" ليعيش مع خالته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus